MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığa gerekçeli kararın mernis adresine tebliğ edildiği tarihte sanığın cezaevinde olduğu ve yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığının anlaşılması karşısında, sanığın temyiz istemi süresinde kabul edilerek, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın doktor olan mağdura söylediği sözlerin mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve yalnızca bu eylemle hakaret suçunun oluşmaması ve iddianame anlatımı ile olay tutanağında sanığın mağdura yönelik sinkaflı sözlerle hakaret ettiğinin belirtilmesi karşısında, sanığın mağdura karşı ne şekilde hakaret suçunu işlediği, suç teşkil eden eylemlerinin nelerden ibaret olduğu, denetime olanak verecek şekilde mağdura ve tanıklara açıklattırılıp kararda tartışılmadan, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a-) Sanık hakkında, kararın gerekçe kısmında TCK’nın 129. maddesinin uygulanmamasına karar verildiğinin belirtilmesine rağmen, kısa kararda TCK"nın 129/1. maddesinin uygulanması suretiyle, kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki meydana getirilmesi,
b-) Uygulama maddesinin TCK’nın “125/3-a” maddesi yerine “TCK 125/2. maddesi yollaması ile 125/1” maddesi olarak yanlış gösterilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.