19. Hukuk Dairesi 2018/562 E. , 2019/3255 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi ( Tük. Mah. Sıf. )
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında kredi kartı sözleşmesi imzalandığını, kart borcunun ödenmediğini, davalıya ihtarname gönderildiğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, davanın reddini ve kötü niyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan toplam 1.475,00 TL asıl alacak ve ferileri kadar alacaklı olduğu, fazlaya dair talep yönünden davacının alacağını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, itirazın kabul edilen kısım yönünden iptaline, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.06.2017 tarih ve 2016/10738 Esas – 2017/4686 Karar sayılı ilamı ile"Uyuşmazlık banka kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 28/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un yürürlüğe girmesinden sonra oluşan banka kredi kartı uyuşmazlıklarında görevli mahkemenin, anılan kanunun 3/1-k-l, 73/1, 83/2 ve geçici 1. maddelerinde yer alan hükümler çerçevesinde Tüketici Mahkemeleri olacağı öngörülmüştür. Görev, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmelidir. Dava tarihi itibariyle, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılması gerekirken, bu yön dikkate alınmadan hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporu ve toplanan deliller uyarınca, davalının kredi kartı sebebiyle ödemediği ve muaccel hale gelen borcunun 05/01/2014 tarihli davacı tarafça çıkartılan ihtarnamede 1.475,00 TL olarak gösterildiği, ancak davacı tarafça ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğine dair tebligat belgesinin sunulmadığı, bu nedenle bu ihtarname ile borcun muaccel hale gelemeyeceği, hal böyle olunca davacı bankanın yalnızca muaccel hale gelen borç olan 1.475,00 TL’yi ve 03/02/2014 tarihinde davalıya tebliğ edilen 2. ihtarname tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile ve %5 lik BSMV talep etme hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davacı banka tarafından hesap kat ihtarnamesinin davalı borçluya tebliğ edilmediğinden dolayı ihtara göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de hesabın kat edilmesiyle birlikte alacak muaccel hale gelip ihtarnamenin tebliğ edilip edilmemesi TBK"nın 117. maddesinde ki temerrüt koşullarının oluşup oluşmamasına etki eder. Kaldı ki dosya içerisinde davacı tarafından davalıya hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edildiğine dair...gönderi belgesi eklenmiş olup, mahkemece bu belge uyarınca hesap kat ihtarnamesinin tebilğ edilip edilmediğinin ..."den sorularak temerrüt olgusunun oluşup oluşmadığı tespit edilip, şayet temerrüt oluşmuş ise hesaplanacak temerrüt faizine de hükmedileceği hususu dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ve eksik inceleme sonucu verilen karar doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 16/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.