Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2017/127
Karar No: 2020/226
Karar Tarihi: 26.02.2020

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/127 Esas 2020/226 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2017/127 E.  ,  2020/226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    1. Taraflar arasındaki “marka hükümsüzlüğü ile ticaret unvanının terkini” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi) verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
    2. Direnme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü.

    I. YARGILAMA SÜRECİ
    Davacı İstemi:
    4. Davacı vekili 18.07.2008 tarihli dava dilekçesinde; müvekkili adına tescilli 1998/203077 sayılı ve “MS ÇİFT YILDIZ MERMER SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ+şekil” ibareli markasının bulunduğunu, davalının ise müvekkilinin markası ile iltibas oluşturacak şekilde 2007/34613 sayılı “KANAT ÇİFT YILDIZ MERMER MAKİNALAR İNŞ. OTO. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.+şekil” ibaresini marka olarak tescil ettirdiğini, davalının marka tescilinin 556 sayılı KHK"nin 8/1-b maddesine aykırı bulunduğunu, ayrıca müvekkili şirketin “Çift Yıldız” ibaresini sektörde maruf ve meşhur hâle getirdiğini ve davalının ticaret unvanında “Çift Yıldız” ibaresini kullanmasının da mümkün olmadığını ileri sürerek davalı markasının hükümsüzlüğü ile markalar sicilinden terkinine ve davalı şirketin unvanında yer alan “Çift Yıldız” ibaresinin ticaret unvanından terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabı:
    5. Davalılar vekili 17.11.2008 tarihli cevap dilekçesinde; davacı markası ile müvekkili markasının 556 sayılı KHK"nin 8/1-b maddesi anlamında benzer olmadığını, ayrıca davacının sessiz kalarak hak kaybına uğradığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararı:
    6. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi) 30.12.2010 tarihli ve 2008/328 E., 2010/632 K. sayılı kararı ile; davacının markası ile davalı şirkete ait markanın 556 sayılı KHK"nin 8/1-b hükümleri anlamında benzer olduğu, ortalama tüketici nezdinde aynı sınıfta yer alan emtialar yönünden karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davalının önceye dayalı bir hakkının bulunmadığı, ayrıca davalının ticaret unvanından “Çift Yıldız” ibaresinin silinmesi şartlarının oluştuğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile aynı sınıfta yer alan emtialar yönünden davalı markasının hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine ve davalı şirketin ticaret unvanında yer alan “Çift Yıldız” ibaresinin de ticaret unvanından silinmesine karar verilmiştir.
    Özel Daire Bozma Kararı:
    7. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi) yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    8. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18.10.2012 tarihli ve 2011/9115 E., 2012/16620 K. sayılı kararı ile; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra “…Dava, davalı markasının hükümsüzlüğü ve ticaret unvanının terkini istemine ilişkindir. Davalı şirket vekili yargılama sırasında uyuşmazlık konusu ticaret unvanını 1998 yılında ticaret siciline kaydettirdiğini ileri sürmektedir. TTK.’nın 54. maddesine göre açılan işbu unvan terkini davasında öncelikle tarafların ticaret unvanlarının gösterir sicil kayıtlarının tescil tarihlerini de içerecek şekilde Ticaret Sicil Memurluğundan getirtilerek değerlendirilmesi, tescil tarihleri de gözetilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde sicil kayıtları getirtilmeden karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir…” gerekçesi ile karar bozulmuştur.
    İlk Derece Mahkemesi Kararı:
    9. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi) 18.02.2014 tarihli ve 2013/69 E., 2014/95 K. sayılı kararı ile; Özel Dairenin bozma kararına uyularak, davacının ticaret unvanının 25.11.1992 tarihinde tescil edildiği, davalı şirketin ise 18.09.1998 tarihinde tescil edildiği, davalı şirketin davacı şirketten yaklaşık 6 yıl sonra "Çift Yıldız" ibaresiyle tescil edilmesi sebebiyle davacının unvan terkini isteminin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı şirketin ticaret unvanındaki "Çift Yıldız" ibaresinin ticaret sicilinden terkinine karar verilmiştir.
    Özel Daire Bozma Kararı:
    10. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi) yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    11. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 03.11.2014 tarihli ve 2014/9301 E., 2014/16694 K. sayılı kararı ile; “…Mahkemece davacı unvanının sicile tescil tarihi itibariyle davacının öncelik hakkı bulunduğundan bahisle davanın kabulü ile "Çift Yıldız" ibaresinin davalının ticaret unvanından terkinine karar verilmiştir. Ancak yine celp edilen sicil kaydına göre davalının ticaret unvanı sicile 18.09.1998 tarihinde kayıt edilmiştir. Uyuşmazlık tarihinde yürürlükteki 6762 sayılı TTK hükümlerine göre kayıt edilen ticaret unvanları Türkiye çapında koruma sağlar. Bu bakımdan davalının unvanının tescil olduğu 18.09.1998 tarihinden işbu davanın açıldığı 18.07.2008 tarihine kadar geçen 10 yıllık süre içerisinde tarafların aynı sektörde faaliyet göstermelerine karşın davacı tarafından 6762 sayılı TTK"nın 54. maddesine dayalı olarak terkin davası açılmamak suretiyle uyuşmazlık konusu ticaret unvanının kullanılmasına davacının sessiz kalması nedeniyle eldeki unvan terkini davasının açılmasının MK"nın 2. maddesine aykırılık oluşturup oluşturulmadığı değerlendirilmeksizin kararda yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir…” gerekçesi ile karar bozulmuştur.
    Direnme Kararı:
    12. Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi) 12.05.2015 tarihli ve 2015/123 E., 2015/300 K, sayılı kararı ile; dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporlarında davacının marka yönünden sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğramadığının tespit edildiği, bu tespit markanın hükümsüzlüğüne ilişkin olsa da ticaret unvanının terkini yönünden de aynı sonuca varılması gerektiği, dürüstlük kuralı çerçevesinde ve eldeki verilere göre davacının ticaret unvanının terkini talebi yönünden sessiz kaldığını gösteren herhangi bir kanıtın bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
    Direnme Kararının Temyizi:
    13. Direnme kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    II. UYUŞMAZLIK
    14. Davalı şirketin "Çift Yıldız" ibareli ticaret unvanını kullanmasına davacının yaklaşık on yıl süreyle sessiz kalmasını müteakip eldeki unvan terkini davasını açmasının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 2. maddesine aykırılık oluşturup oluşturmadığı noktasında toplanmaktadır.

    III. ÖN SORUN
    15. Hukuk Genel Kurulundaki görüşme sırasında işin esasının incelenmesinden önce, temyize konu kararın gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulunca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
    16. Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için, mahkeme bozma kararından esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi).
    17. Başka bir deyişle mahkemenin yeni bir delile dayanarak veya bozmadan esinlenerek gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek karar vermiş olması hâlinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.
    18. Somut olayda ise mahkemece verilen karar, Özel Dairece; davanın açıldığı tarihe kadar geçen on yıllık süre içerisinde tarafların aynı sektörde faaliyet göstermelerine karşın davacı tarafından unvanın terkini davası açılmamak suretiyle davalının ticaret unvanını kullanılmasına davacının sessiz kalması nedeniyle eldeki unvan terkini davasının açılmasının TMK"nin 2. maddesine aykırılık oluşturup oluşturulmadığının değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, önceki kararda ûnvan terkini davası bakımından değerlendirilmediği halde, direnme kararında davacının sessiz kalıp kalmadığı değerlendirilerek sonuç itibariyle davacının sessiz kaldığının ispatlanamadığı gerekçesine yer verilmiştir.
    19. Bu itibarla, mahkemece bozma ilamında belirtilen hususların değerlendirilerek yerine getirilmesi hâli bozma kararına eylemli olarak uyma niteliğinde olup, direnme kararının varlığından söz edilemeyeceğinden, yerel mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu karar yeni hüküm niteliğindedir.
    20. Hâl böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir. Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

    IV. SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle
    Davalı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 11. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, ancak karar düzeltme yolunun açık olması sebebiyle öncelikle mahkemesince bu işlemlerin yerine getirilmesine, karar düzeltme yoluna başvurulması hâlinde dosyanın Hukuk Genel Kuruluna, başvurulmaması hâlinde ise mahkemesince doğrudan 11. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren on beş gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.02.2020 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi