Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2986 Esas 2020/3062 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2986
Karar No: 2020/3062

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2986 Esas 2020/3062 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2017/2986 E.  ,  2020/3062 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı temyiz edilmiştir.
    Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davacı şirketin yeme-içme sektöründe hizmet ettiğini, 3 adet restaurant işletmesinin mevcut olduğunu, bunların ikisinin zorunlunolarak kapatıldığını, “... Cafe” işletmesinin ... Projesi kapsamında zorunlu olarak kapataldığığını ve Demiryolları Genel Müdürlüğünce yakın zamanda teslimin taahhüt edildiği, şu aşamada borca batık durumda olan şirketin iyileştirme projesi kapsamında borca batıklıktan kurtulacağını ileri sürerek iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Müdahiller davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin tescil edilen sermayesinin 1.000.000,00 TL olduğu bunun 53,927,60 TL’sinin ödemediği, şirketin rayiç değerlere göre 589.563,01 TL borca batık olduğu, ek bilirkişi raporunda ise borca batıklığın 940,159,36 TL olarak hesaplandığı, ödenmiş sermayesinin tamamını yitirdiği, “... Cafe” işletmesinin TCDD tarafından davacı şirkete ne zaman teslim edileceğinin belli olmadığı, iyileştime projesinin ciddi inandırıcı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine davacı şirketin iflasına karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından davacı şirketin borca batık durumda olduğu, davacı şirket ortaklarının şirkete olan borçlarını ödemiş olmaları ve İyileştirme Projesinde öngörülen 250.000,00 tutarındaki sermaye artışının 125.000,00.-TL"lik kısmının 15/11/2016 tarihinde şirket sermayesinin 125.000,00 arttırılmasının davacı şirket ortaklarının şirketteki alacaklarının sermaye hesabına ilave edilmesi suretiyle ifa edilmiş olması karşısında şirkete taze bir nakit kaynak girişi olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.10.2020 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.