10. Hukuk Dairesi 2020/4797 E. , 2021/5052 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin 2010 yılı Mart ayında davalıya ait işyerinde 600 TL ücret ile çalışmaya başladığını, 15.07.2010 tarihinde iş kazası geçirdiğini, tedaviden sonra işyerinde çalışmaya devam ettiğini, 08.01.2011 tarihinde işyerinden ayrıldığını, sigortasız çalıştırıldığını belirterek bildirilmeyen hizmet sürelerinin ve prime esas kazançlarının tespitini talep etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı ... vekili, davacının eşinin işyeri çalışanlarından olduğunu, davacının sık sık davalı işyerine eşini görmek için geldiğini, nitekim davacının eşinin AGİ formunda eşinin işsiz olduğunu beyan ederek bundan yararlandığını, eşinin 30.06.2010 tarihinde işe başladığını, davacı ile müvekkili arasında hizmet ilişkisi bulunmadığı gibi işyerinde geçirdiği iş kazası da olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı SGK vekili, davacının geçirdiğini iddia ettiği iş kazasına ilişkin bir tahkikat ve rapor bulunmadığını, idari aşama atlanmak suretiyle açılan davanın reddi gerektiğini, kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulü ile,
Davacının davalı işveren nezdinde 01/03/2010 ile 08/01/2011 tarihleri arasında kurum taban ücretleri ile çalışmış olduğunun tespitine karar verilmiştir.
B-BAM KARARI:
Davalı ... ile davalı Kurumun istinaf başvurularının esastan reddine, karar verilmiştir
IV-TEMYİZ YOLUNA BAŞVURU NEDENLERİ
Davalı işveren vekili, dosyada çelişkili tanık ifadeleri dışında belge olmadığı, davacının tespit istediği dönemde yeşil kart kullandığı, yeterli inceleme yapılmaksızın tanık beyanı ile karar verildiği ileri sürmüştür.
Fer"i müdahil ... vekili, tanık beyanlarının davayı ispata yeterli olmadığını, bilirkişi raporunun Kurum kayıtlarını doğruladığını, tanık ..."ın davacının 2003"ten önce bir ara işten çıktığını söylediğini, bunun dava konusu dönem olduğunu beyanla kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.
B- BAM KARARI
"Davalı işveren vekilinin ve feri müdahil Kurum vekilinin istinaf istemlerinin 6100 sayılı, HMK"nın 353/1-b maddesi uyarınca esastan reddine" karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı işveren ve davalı kurum vekilleri ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Bu ilkeler doğrultusunda dava dosyası incelendiğinde, dinlenen tanıkların, davacının davalı işyerinde çalışmaya başladığı tarih konusunda aydınlatıcı beyanlarda bulunmadıkları anlaşılmaktadır.Bu nedenle davacının davalı işyerinde çalışmaya başladığı tarihin açıklığa kavuşturulması için 01.03.2010 - 01.04.2010 arası dönem yönünden bordro tanığı dinlenerek davacının işyerinde çalışmaya başladığı tarihin somutlaştırılmasının sağlanması, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."a iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 12/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.