Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/11441 Esas 2016/10840 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11441
Karar No: 2016/10840
Karar Tarihi: 20.10.2016

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/11441 Esas 2016/10840 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2016/11441 E.  ,  2016/10840 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Suç tarihinde,.."da güneşin saat 06.01 de doğduğu, TCK"nın 6/1-e maddesi gereği gündüz vaktinin bir saat öncesi olan 05.01" de başladığı, hükümlü ... ve diğer suç ortakları hükümlüler ... ve ... saat 05.30 sularında hırsızlık amacıyla işyerine gittiklerini beyan ettiklerinin anlaşılması karşısında, hırsızlık suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 143. maddesi ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan TCK"nın 116/4. maddesinin uygulanmaması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Hükümlü ... ve diğer hükümlüler ... ve ... başka bir hırsızlık suçundan yakalandıklarında, müşteki ..."ın dükkanına girdiklerini ve çaldıkları eşyalardan bir kısmı olan 10 adet deri montu sattıkları kişi olan ..."a sattıklarını söyledikleri, 10 adet montun .."dan alınıp müştekiye teslim edilerek soruşturma aşamasında kısmi iadeyi sağladıklarının anlaşılması karşısında, ayrıntıları Yargıtay CGK"nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 Esas ve 2013/106 Karar sayılı Kararında da belirtildiği üzere, öncelikle üçüncü kişi konmunda bulunan ..."ın zararlarının karşılanıp karşılanmadığı belirlendikten sonra, zararın karşılandığı tespit edilirse yakınıcı ..."a kısmi iadeye rızasının olup olmadığı sorularak hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1-4 maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-5252 sayılı Yasa"nın 9/3. maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hükmün önceki ve sonraki Kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, dosya içeriğine göre; hükümlü ... ve diğer hükümlüler ... ve ... 02.10.1994 günü gündüz yakınıcıya ait işyerinin sağlam ve muhkem nitelikteki kepenk kilidinin demir kesme makası ile kesip içeri girdikleri, pek fahiş değerde deri mont çaldıkları, 07.11.1994 tarihinde başka suçtan yakalandıklarında, kendi rızaları ile yer gösterme yaparak suça konu eşyalardan bir kısmı olan 10 adet deri montun üçüncü kişi konumunda bulunan ..."dan alınarak iadeyi sağladıklarının anlaşılması karşısında hükümlünün eyleminin, 765 sayılı Yasa"nın 493/1-son, 522 (pek fahiş) maddeleri ile suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 168/1-4, 53, 151/1, 53, 116/2, 119/1-c, 53 maddelerinin karşılaştırılması, ayrıca mala
    zarar verme suçundan 5271 sayılı CMK"nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma kapsamında olduğu bu suç açısından uzlaşma yoluna gidildikten sonra uygulama sonucu ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle, lehe olan yasa belirlenip uygulama yapılması gözetilmeden, 765 sayılı Yasa"nın 493/1-son, 522 maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143, 116/4, 119/1-c, 151/1. maddeleri karşılaştırılmak suretiyle hüküm kurulması,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    Çalınan malların değeri esas alınarak hırsızlık suçundan temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ..."nin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, uyarlama yargılamasında belirlenen cezanın hükümlü yönünden kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 20.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.