Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8095
Karar No: 2015/9486
Karar Tarihi: 26.10.2015

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/8095 Esas 2015/9486 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/8095 E.  ,  2015/9486 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 18/12/2014
    NUMARASI : 2013/231-2014/585

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.07.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 18.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 15.09.2015 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davacı vekili Av. E.. T.. ile karşı taraftan davalı vekili Av. K.. K.. geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
    Davacı, paydaşı olduğu 424 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşının payını davalıya satış yoluyla devrettiğini noter bildirimi ile öğrendiğini; 09.07.2013 günlü dilekçesiyle de taşınmazın değerinin önalıma engel olmak için muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini belirterek bilirkişi tarafından belirlenecek değer üzerinden önalım hakkını kullanacağını ileri sürerek, payın önalım nedeniyle adına tescilini istemiştir.
    Davalı, önalım hakkının kullanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, önalım bedelinin süresinde depo edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir.
    Dava konusu payın satışına ilişkin hukuki işlemin tarafı olan davalı 3. kişi durumundaki davacıya karşı bedelde muvazaa iddiasında bulunamaz ise de davacı önalım hakkına engel olmak amacıyla satış bedelinin resmi satış senedinde yüksek gösterildiğini iddia edebilir ve bu iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir.
    Önalım davasında dava konusu payın satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafların toplamından ibaret olan önalım bedelinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 734/2. maddesi gereğince hükümden önce mahkemece belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için davacıya süre verilmesi gerekir. Davacıya verilen bu sürenin kesin olduğuna da mahkemece karar verilebilir. Kesin süre içerisinde öngörülen işlem yerine getirilmez ise 6100 sayılı HMK’nın 94. maddesi gereğince işlemi süresinde yapmayan tarafın o işlemi yapma hakkı ortadan kalkar. Ancak anılan bu madde hükmünün uygulanabilmesi için davacının davayı sürüncemede bırakacak davranışta bulunması gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı ve davalının paydaş olduğu 424 parsel sayılı taşınmazda davalı çekişme konusu payı 2.983.850,00 TL bedel ödeyerek edinmiştir. Davacı mülkiyet naklini sağlayan bedelin muvazaalı olduğunu gerçek bedelin keşif yapılarak uzman bilirkişilerce belirlenmesi gerektiğini belirterek 30.09.2013 günlü delil listesini sunmuştur. Davacı bu iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabileceğinden gösterdiği delillerin toplanması ve tanıklarının dinlenmesi gerekir. Davacının bedelde muvazaa iddiası yeterince araştırılmadan davacıya önalım bedelinin depo etmesi için süre verilmesi doğru değildir.
    Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davalı vekilinin ve bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1.100,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, 26.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi