18. Ceza Dairesi 2015/44498 E. , 2017/15428 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Mağdurların aşamalardaki ifadeleri, tanık ...’in soruşturma aşamasında alınan beyanı, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın, aracını trafik güvenliğini tehlikeye sokacak biçimde kullandığı hususunda mahkumiyete yeter delil elde edildiği, sanığın adli sicil kaydında bulunan, Bitlis Ağır Ceza Mahkemesinin 01/02/2007 tarih 2004/49 esas 2007/13 karar sayılı 19/04/2007 kesinleşme tarihli tecilli 10 ay hapis cezasının 647 sayılı Kanunun 6.maddesi uyarınca ertelendiği, kesinleşme tarihinden sonra incelemeye konu olayın suç tarihine göre 5 yıllık sürenin geçtiği, bu suretle tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydında bulunan diğer hükümlülüklerin de tekerrüre esas bulunmadığı anlaşılmakla, bu hususlarla ilgili tebliğnamedeki görüşlere iştirak edilmemiştir.
1-) Sanığa yükletilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca hüküm fıkrasından TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-) Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alındığında, sanığın kullandığı araçla, polis memurlarının kullandığı aracın önüne geçerek tanık ...’in çıkışına engel olmak istediği yargılamaya konu olayda, sanığın gerçekleştirdiği kabul edilen eylemlerin ne surette direnme suçunda aranan cebir veya tehdit unsurlarına vücut verdiği, hangi kanıtlara dayanılarak hüküm kurulduğu tartışılıp gösterilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Kabule göre de; TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25.12.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.