19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10790 Karar No: 2019/15642 Karar Tarihi: 16.12.2019
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/10790 Esas 2019/15642 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/10790 E. , 2019/15642 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Nakil aracının sanık ... tarafından temin edilmesi, savunmasında yola çıkarken diğer sanık ...’a sorarak suça konu eşyalardan haberdar olduğunu belirtmesi ve Abdulmenaf’ın savunmasında Zekeriya’nın yönlendirmesi ile suçu işlediğini beyan etmesi karşısında sanık ...’in mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, 2-Sanıklarda ambalajında bandrol bulunmayan 296 karton sigara ele geçirilen uyuşmazlıkta suça konu eşyanın miktarı ve suçun işleniş şekli nazara alındığında 5237 sayılı TCK’nin 1, 3 ve 61. maddeleri kapsamında alt hadden ayrılmasını gerektirecek bir husus bulunmadığı gözetilmeksizin teşdiden hüküm kurulması, 3-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 4-Dava dosyası kapsamından nakil aracının iyi niyetli üçüncü kişiye ait olduğunun anlaşılması karşısında aracın trafik kaydı üzerindeki şerhin kararın kesinleşmesi beklenmeden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 5-Bandrolsüz olduğu hususunda itiraz ve tereddüt bulunmayan sigaralar ile ilgili keşif yapılarak sanık aleyhine sebep olmadığı yargılama giderine hükmedilmesi, Kabule göre de, Temel ceza üzerinden TCK’nin 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulduğunun anlaşılması karşısında; hüküm tarihinden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5607 sayılı Kanun’un 3/18. maddesinde değişiklik yapıldığı gözetilerek, sanığın kaçak olarak ülkeye sokulan suça konu eşyayı ticari maksatla bulundurmak eyleminden dolayı 5607 sayılı Kanun’un 3/10. maddesindeki “Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın akaryakıt ile tütün, tütün mamulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkiler olması halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarısından iki katına kadar artırılır, ancak bu fıkranın uygulanması suretiyle verilecek ceza üç yıldan az olamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre 6545 sayılı Kanun ile değişik Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/5-10. maddeleri ile 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3/18. maddelerinin ilgili tüm hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe kanunun belirlenmesi zorunluluğu, Kanuna aykırı, sanığın ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, tebliğnameye kısmen uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 16/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.