MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili; müvekkillerinin murisinin davalı kooperatif üyesi iken 12.02.2007 tarihinde kooperatif üyeliğinden çıktığını, istifa dilekçesinin davalı koopeatife 13.02.2007 tarihinde tebliğ edildiğini, murisin 17.05.2008 tarihinde vefat ettiğini, kooperatif tarafından murisin üyelikten ayrılmış olması dikkate alınmayarak müvekkillerine ödeme emri tebliğ edildiğini, murisin kooperatife borcu bulunmadığını ileri sürerek, murisin 12.02.2007 tarihi itibariyle davalı kooperatifin üyesi olmadığının, ... 16.İcra Müdürlüğü"nün 2006/4837 sayılı takip dosyası nedeniyle borçlu olmadıklarının ve murisin üyelikten çıkmış olması nedeniyle davacılara borç tahakkuk ettirilemeyeceğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, borcun 2006 yılı Mart ayı öncesine ait olduğunu, bu tarihe kadar davacılar murisinin kooperatif üyesi olduğunu, takibe murisin itirazı olmadığını ve takibin kesinleştiğini, davacılar murisinin de diğer ortaklar gibi ayni sermaye koyarak kooperatife ortak olduğunu ve adına bağımsız bölüm tapusu çıkartıldığını, üye olmasa bile kooperatif hizmetlerinden yararlanmasının bedelini ödemesi gerektiğini savunarak, davanın reddini ve %40 icra inkar tazminatının davacıdan alınmasını istemiştir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamına göre, davacılar murisinin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 13.maddesi uyarınca geçerli bir istifasının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, murisin borçlarından dolayı başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinden, hakkında 18.04.2006 tarihinde ilamsız takip başlatılan davacılar murisi ....nun, 12.02.2007 tarihinde ... 43.Noterliğinin 5561 yevmiye nolu ihtarı ile kooperatif ortaklığından ayrıldığını beyan ederek alacaklarının hesaplanarak en kısa zamanda ödenmesini istediği, ihtarın kooperatife 13.02.2007 tarihinde tebliğ edildiği ve murisin 17.05.2008 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.
Bu durumda Kooperatifler Kanunu ve anasözleşme hükümlerine davacılar murisinin istifasının geçerli olduğunu kabul etmek gerekir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 10.maddesine uyarınca, kooperatiften ayrılma serbestisi esas olup, istikrar kazanan yargısal kararlarda da belirtildiği gibi noter ihtarının kooperatife tebliği ile istifa gerçekleşmiş olur. Murisin, kooperatife yazılı olarak başvurmadan, doğrudan noter aracılığı ile istifa beyanında bulunmasında yasaya ve anasözleşmeye bir aykırılık yoktur. (11.H.D."sinin 16.05.2005 tarih ve 2004/8512 E - 2005/5075 K sayılı ilamı ve 28.05.2009 tarih ve 2009/1989 E - 6497 K sayılı kararları.)
Mahkemece, kooperatif konusunda uzman bir bilirkişiye, kooperatif kayıt ve defterleri, genel kurul ve yönetim kurulu kararları ile varsa banka hesapları üzerinde inceleme yaptırılarak, murisin alacak ve borç ilişkisini ortaya koyan, açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak, varsa belirlenen borcun niteliği ve istifa eden ortağın bunlardan sorumlu olup olmayacağı üzerinde de durularak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.