Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13523
Karar No: 2016/9670
Karar Tarihi: 06.12.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/13523 Esas 2016/9670 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/13523 E.  ,  2016/9670 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... ve Hazine tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan kadastro sırasında Küner Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 12 parsel sayılı 3.015,66 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kadastro tutanağının beyanlar hanesinde taşınmaz üzerinde bulunan evin ..."a ait olduğu belirtilmek suretiyle içinde ev olan tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş; ...’ın itirazı üzerine Kadastro Komisyonunca taşınmazda kullanıcı olarak ... adının yazılmasına karar verilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki şerhin iptali istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak karşı dava açmış, ... ve arkadaşları miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı Hazine, davacı ... ile katılan ... ve arkadaşlarının davalarının ayrı ayrı reddine; çekişmeli 107 ada 12 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline dair verilen hüküm Dairemizce onanmış, davacı-karşı davalı ... ve davacı-karşı davalı Hazine vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan sair karar düzeltme istekleri yerinde değildir. Ancak, Kadastro tespiti sırasında çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde "üzerindeki evin ..."a ait olduğu" şeklinde muhdesat şerhi verildikten sonra; ..."ın itirazı üzerine yapılan inceleme sonucunda Kadastro Komisyonunca "kullanıcı olarak adı yazılan Abidin oğlu ..."ın adının sehven yazıldığı asıl kullanıcının ... olduğu gerekçesiyle parselin kullanıcısına ilişkin şerh iptal edilerek kullanıcı olarak ..."ın yazılmasına" karar verilmiştir. Mahkemece Kadastro Komsiyon tutanağı ile tespit tutanağında yazılı olan kullanıcı adının değiştirildiği ve davanın bu komisyon tutanağına karşı açıldığı göz ardı edilerek "çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline" karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi; davacı ..."ın, kendi adına tescil istemiyle açtığı davada zilyetlikle kazanım koşullarının lehine gerçekleşmediği yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporları doğrultusunda mahkemece de doğru olarak tespit edildiğine göre, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince; davanın muhdesatın beyanlar hanesinde gösterilmesi talebine de yönelik olması nedeniyle 3402 sayılı Kanun"un 19/2 maddesindeki yasal düzenleme çerçevesinde inceleme yapılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması da isabetsizdir. Bu açıklamalar karşısında; taraflar arasındaki uyuşmazlık çekişmeli taşınmaz üzerinde kadastro tespitinden önce dikili ağaç ve muhdesat niteliğinde başkaca yapı, tesis bulunup bulunmadığı; bulunuyor ise bunun kim

    tarafından ne zaman yapıldığı; orman-fen-ziraat ve jeolog bilirkişilerin 9.10.2015 tarihli müştereken düzenledikleri raporda adet, yaş ve cinsleri gösterilen ağaçların kim tarafından ne zaman dikilip yetiştirildiği, davacı-karşı davalı ... lehine anılan Yasa"nın 19/2 maddesi uyarınca muhdesat şerhi verilip verilemeyeceği yahut davacı-karşı davalı Hazine lehine kadastro komisyon kararı ile verilen şerhin iptalinin gerekip gerekmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Anılan raporda bahsi geçen ağaçların ne zaman kim tarafından dikildiği hususunda alınan beyanlar yetersiz olduğu gibi, teknik bilirkişiler raporunda belirtilen ağaçların arz üzerindeki konumu da kroki üzerinde işaretlenmemiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. O halde; doğru sonuca ulaşılabilmesi için, ziraat ve fen bilirkişi hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmaz üzerindeki meyve ağaçlarının kim veya kimler tarafından hangi tarihte meydana getirildiği hususlarında somut olgu ve olaylara dayalı olarak ayrıntılı bilgi alınmalıdır. Yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalıdır. Tespit tutanağı veya komisyon tutanağına aykırı sonuçlara ulaşılması halinde de bu tutanaklarda bilirkişi sıfatıyla imzası bulunan kişiler tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalıdır. Ziraatçı bilirkişiden çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini bildirir, çekişmeli taşınmazlar üzerinde bulunan muhdesatların cins, yaş, bakımlılık ve nitelikleri hususlarında hüküm vermeye yeterli ve ayrıntılı değerlendirmeleri içerir rapor alınmalı; fen bilirkişisinden; yapılacak keşif ve uygulamaları izleyip denetlemeye olanak verir, çekişmeli taşınmaz üzerindeki muhdesatların yerleri ile kadastro tespit günü itibariyle ağaçların bulunduğu bölümleri gösterir hava fotoğrafları ve uydu görüntüleri ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikle değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması nedeniyle hükmün bozulması gerekirken onandığı anlaşıldığından karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 12.4.2016 tarih 2016/4579 Esas, 2016/4031 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA aşağıda yazılı karar düzeltme ve temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 06.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi