Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12810
Karar No: 2015/542
Karar Tarihi: 16.01.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/12810 Esas 2015/542 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/12810 E.  ,  2015/542 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada..... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/03/2014 tarih ve 2008/180-2014/38 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi..... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacı vekili, müvekkili şirketin 1995 yılından beri "....." ibaresini ticaret ünvanı olarak kullandığını, müvekkili adına 2003/23572 sayılı "....+..." ibareli markasının ve tescilli tasarım belgesinin bulunduğunu, müvekkiliyle aynı alanda ticari faaliyet gösteren davalının ticaret ünvanındaki kılavuz sözcüğün haksız rekabete neden olduğunu, yine davalının müvekkiline ait marka ile iltibas yaratacak şekilde "....+..." ve ".....+..." ibarelerini müvekkilinin markasının tescilli olduğu mal ve hizmetleri kapsayacak şekilde kullandığını ileri sürerek, markaya haksız rekabetin tespiti ve önlenmesini, markaya tecavüz nedeniyle KHK"nun 66/b maddesi uyarınca 1.000TL maddi, haksız rekabet ve markaya tecavüz nedeniyle 10.000TL manevi tazminata, davalının ticaret sicilinde yer alan unvanından "....." ibaresinin silinmesine, kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı vekili, "..." ibaresinin 1976 yılında..... tarafından kullanılmaya başlandığını, 1979 yılında markanın müvekili şirket yetkilisi ......"a devredildiğini, müvekkili şirketin de 2000 yılında kurulduğunu, "..." ve logosunun müvekkiline ait olduğunu, asıl davada davacı tarafın kötü niyetle markayı tescil ettirdiğini ileri sürerek, 2003/23572 sayılı markanın hükümsüzlüğüne, karşı tarafın ticaret ünvanının ticaret sicilinden terkinine, kararın ilanına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, asıl dava yönünden, 1991 yılından beri markayı kullandığını ileri süren davacının, davalı şirketin kurulduğu 2000 yılından davanın açıldığı 2008 yılına kadar davalı/davacı şirketin unvan ve markasal olarak yaptığı kullanıma 8 sene boyunca sessiz kaldığı, tecavüz davası açma hakkını sessiz kalma yoluyla kaybetmiş olduğu, birleşen davada ise, markanın sicile kayıt tarihi ile dava tarihi arasında 5 senelik hükümsüzlük davası açma süresi geçmemişse de, davalının davacının markasal kullanımı hakkında tescil tarihinden daha evvel bilgi sahibi olduğu, bu kullanıma yaklaşık 18 seneden beri sessiz kaldığı, bu süreden sonra hükümsüzlük
    talebinde bulunmasının iyi niyetli olmadığı, hükümsüzlük davası açmak bakımından sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradığı gerekçesiyle, asıl dava ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl dava yönünden davacı/davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Birleşen dava yönünden davalı/davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, her ne kadar birleşen davada mahkemenin hükümsüzlük talebine ilişkin olarak sessiz kalma yoluyla hak kaybına yol açıldığına ilişkin gerekçesi isabetli değilse de, dosyaya sunulan deliller itibariyle birleşen dava davacısının işbu dava tarihine kadar ki fasılasız kullanım süresi 2000 yılından itibaren başladığından, bu tarih de karşı tarafın uyuşmazlık konusu "...." ibaresini kullanmaya başladığı tarihten önceki bir tarihe ulaşmadığından hükümsüzlük davasında öncelik ve üstün hakkın birleşen dava davacısına ait olduğu hususu kanıtlanamamakla sonucu itibariyle doğru olan red hükmünün 1086 sayılı HUMK"nın 438/son maddesi gereğince değişik bu gerekçe ile onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı/davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan asıl davadaki hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı/davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan birleşen davadaki hükmün gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 30,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 16/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi