19. Ceza Dairesi 2019/28171 E. , 2019/15587 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5015 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Gümrük İdaresi vekilinin temyizine yönelik incelemede;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresi"nin nakil aracının müsaderesi yönüyle dahi davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından Gümrük İdaresi vekilinin vaki temiyiz talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II- Sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin, katılan EPDK vekilinin temyizi üzerine yapılan temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve EPDK vekilinin temyiz dilekçesinde ek kararda hakkında hüküm kurulmayan sanık ... isminin sehven yazıldığı ve temyize konu 12.03.2014 tarihli ek kararla sanıklar hakkında verilen erteleme kararlarının bozulmasının talep edilmesi karşısında, temyiz dilekçesinin sanık ... hakkında kurulan hükmün de kapsadığı kabul edilerek yapılan incelemede;
Olay tarihinde Karakaşlar Madencilik ve Mıcır Ocağı şantiyesinde yeraltında bulunan gizli tanklara ... plakalı tankerden aktarım yapılırken müdahale edilidiği ve 20.440 kg. White spirit ele geçirildiği, ele geçen maddenin faturasının ve sevk irsaliyesinin sunulduğu, sanıkların ve sanıklar müdafiinin aşamalarda değişmeyen savunmalarında söz konusu şantiyenin çok büyük hacimli bir şantiye olduğunu, ele geçirilen maddenin iş makinalarının temizliğinde ve damperlerin yağlanmasında kullanıldığını savundukları ve araçların kullanımına ilişkin ihtiyaç listeleri sundukları anlaşılmakla; söz konusu şantiyede kullanılan iş makinaları ve araçların işletilebilmesi için ne miktarda white spirit ve türevi madde gerektiğinin alanında uzman makine mühendisi bir bilirkişi vasıtası ile tespit ettirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre ise,
1-Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık ... hakkında 24.04.2010 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılan kamu davası üzerine, Viranşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2014/264 E sayılı mahkumiyet hükmünün temyizen incelenemek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/306572 Esasına kayıtlı bulunması karşısında,
Anılan dosyanın akıbetinin araştırılarak mümkün olması halinde iş bu dava ile birleştirilerek; aksi halde anılan dosyanın dosya arasına alınarak suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
2-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan TAPDK"nin katılan olarak kabul edilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
3- 24.11.2015 günlü 29542 mükerrer sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
4- Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması,
5- Sanıklara verilen gün para cezası, adli para cezasına çevrilirken 5237 sayılı TCK"nin 52/2. maddesi gösterilmemesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
6-Malen sorumlu şirketin katılma talebinin reddedilerek, ididanamede nakil aracının müsaderesi hususunda talep bulunmadığı halde bu hususa ilişkin ek savunma verilmeden ve aracın iyi niyetli üçüncü kişiye ait olup olmadığı ve müsaderesinin hakkaniyete uygun olup olmadığı tartışılmadan, nakil aracının müsaderesine hükmolunması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ve ... müdafiileri, katılan EPDK vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.