Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2431
Karar No: 2018/2211
Karar Tarihi: 02.04.2018

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/2431 Esas 2018/2211 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/2431 E.  ,  2018/2211 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanığın yokluğunda verilen 14/01/2016 tarihli hükmün tebliği için sanığın 29/08/2015 tarihli talimat duruşmasında beyanı alınırken bildirdiği en son adresi esas alınarak doğrudan "mernis adresi" ibareleri ile çıkarılan ve Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin usule aykırı olmasından dolayı yapılan tebligatın geçerli sayılamayacağı, bu nedenle sanığın 15/08/2017 tarihli dilekçesi ile yaptığı temyiz talebinin öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Olay tarihinde sanık ..."ın müteveffa sanık ... ile birlikte katılanın... köyündeki ikametine giderek DEDAŞ"ın köydeki elektrik direkleri işini aldıklarını, bunun karşılığında traktörlü sürücüye ihtiyaçları olduğunu, bu iş için 4.000 TL verebileceklerini, iş ile ilgilenirse ...... numaralı telefondan kendilerine ulaşabileceğini, işi kabul ederse nüfus cüzdanı ve traktörün ruhsatını getirmesi gerektiğini, ayrıca bankaya 4.000 TL teminat yatırması gerektiğini söyledikleri, daha sonra katılanın 4.000 TL ‘yi sanıklara teslim ettiği, sonrasında sanıkların katılanı sabıka kaydı alması gerektiğinden bahisle ilçe hükümet konağına gönderdikleri, daha sonra sanığın oradan uzaklaştığı, bu şekilde sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;
    Sanığın savunması, katılan ve tanıkların beyanları, teşhis tutanağı ayrıca sanığın eyleminin uzlaştırma kapsamında kalması nedeniyle usulüne uygun olarak yapılan uzlaştırma işleminde; uzlaştırmanın gerçekleşmediğine dair 19/04/2017 tarihli raporun da göz önünde bulundurularak dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine yönelik mahkemece verilen mahkumiyet hüküm ve uygulamalarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın verilen cezanın usulsüz olduğuna, savunmasının alınmadığına ve gıyapta hüküm verildiğine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 02/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi