23. Hukuk Dairesi 2012/137 E. , 2012/877 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde borçlu şirket vekili ile şikâyet olunan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Şikâyetçi vekili, borçlunun sürelerden feragati ile konulan hacizlerin tarihlerinin, İİK’nun 20. maddesi gözetilmeksizin sıra cetveline yazıldığını, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadan konulan haciz tarihi dikkate alındığında, dağıtımın garameten yapılması gerektiğini, bir kısım dosyaların hacizlerinin daha sonra olmasına rağmen, paylaşıma katıldıklarını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya şikâyetçisi vekili, sıra cetvelinde pay alan dosyalarda usulüne uygun ödeme emri tebliğinin olmadığını, İİK’nun 20. maddesinin dikkate alınmadığını ve 100. maddeye yarar bilgilerin eksik toplandığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Şikâyet olunan Finans Bank A.Ş. vekili, sıra cetvelinin yeniden tanzimi gerektiğini bildirmiş; diğer şikâyet olunanlar vekilleri, davacıların hacizlerinin düştüğünü ve sıra cetvelinin usulüne uygun olduğunu savunarak, şikâyetin reddini istemişlerdir.
Borçlu şirket vekili, müdahale talep ederek, T. İş Bankası AŞ’nin geçerli bir haczinin olmadığını, Finans Bank AŞ’nin ise takibini iflasa dönüştürdüğünü bildirmiştir.
İcra Mahkemesi"nce, şikâyetçilerin hacizlerinin düşmediği, şikâyetçi T. İş Bankası AŞ. haczinin 26.7.2007 olması karşısında, ilk 47 sıradaki alacaklıların hacizlerinin, İİK’nun 20. maddesine göre 31.07.2007’de konulduğunun kabulü gerektiğinden bahisle şikâyetin kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, borçlu şirket vekili ile şikâyet olunan ... vekili temyiz etmiştir.
1- Sıra cetveline yönelik şikayet ve davalarda borçlunun kural olarak sıfatı bulunmamaktadır. borçlu ... Un, Çeltik, Yağ San. Tic. AŞ. davalı sıfatı ile yargılamaya katılmış ve hükmü temyiz etmiş ise de sıfatı bulunmadığından, temyiz isteminde bulunma hakkına da sahip değildir. Bu nedenle adı geçen borçlu- şirket vekilinin temyiz istemi reddedilmelidir.
2- Aleyhine şikayet olunan ... ve arkadaşlarının temyiz itirazlarına gelince, şikayetçi T. İş Bankası AŞ.’nin alacaklı olduğu takip dosyasından ihtiyati haciz konulmuş ve İcra Mahkemesi"nce bu tarih kesin haciz tarihi gibi değerlendirilmiştir. Mahkemece yapılması gereken iş, ödeme süresinin geçmesi ile kesin haciz isteme hakkının geldiği tarihte ihtiyati haczin kesin (icrai) hacze dönüşeceğine dair İİK’nun 264. maddesindeki ilke göz önünde tutularak, adı geçenin ihtiyati haczinin kesinleşme tarihinin tesbit edilmesi ve aynı yasanın 20. maddesi de dikkate alınarak, alacaklıların kesin haciz ve ihtiyati haciz kesinleşme tarihleri bakımından önceliklerinin belirlenmesi suretiyle bir karar verilmekten ibarettir. Öte yandan şikayetçi Fortis Bank AŞ.’nin takip yolunu değiştirdiği bildirildiğine göre, adı geçenin hacizlerinin hukuki durumunun da değerlendirilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenle, borçlunun temyiz isteminin, sıfat yokluğundan reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenle, şikayet olunan ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün adı geçenler yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.