17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/18054 Karar No: 2016/10709 Karar Tarihi: 17.10.2016
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/18054 Esas 2016/10709 Karar Sayılı İlamı
Özet:
17. Ceza Dairesi'nin 2015/18054 E. - 2016/10709 K. sayılı kararına göre, sanık hırsızlık suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, suçun işlenmesine ilişkin kanıtların hukuki ve yasal açıdan geçerli olduğu ve usule uygun bir mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Bununla birlikte, sanığın müşteki ile araç satımı konusunda anlaşarak aldığı aracı teslim amacına aykırı şekilde iade etmediği eylemin, güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunun kabul edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, mahkeme kararında, seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde infaz aşamasında resen uygulama yapılması hakkında bilgi verilmemesi nedeniyle, kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi uyarınca infaz sırasında resen uygulama yapılabilmesine ilişkin ihtaratın hüküm fıkrasında yer alması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddelerine göre, eylemin hukuki değerlendirmesi 5237 sayılı TCK'nın 155/1. maddesi, infaz aşamasında uygulama yapılabilmesi için ise 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi ve 52/4. maddesi olarak belirtilmiştir.
17. Ceza Dairesi 2015/18054 E. , 2016/10709 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Müşteki ... ile sanığın suça konu aracın satımı hususunda anlaştıkları, müştekinin rızası ile sanığın aracı tamirciye götürmek için teslim aldığı, sanığın ise bu teslim amacına aykırı olarak yakalanana kadar aracı iade etmediği şeklinde gerçekleşen eylemin 5237 sayılı TCK’nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmasına karşın yazılı biçimde hüküm kurulması, Kabule göre de; 2-Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alınmadan hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 17.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.