15. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1785 Karar No: 2018/2164 Karar Tarihi: 29.03.2018
Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/1785 Esas 2018/2164 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2016/1785 E. , 2018/2164 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü. Daha önce hakkındaki beraat hükümleri onanan ..."ın ATM Bilgi Sistemleri Bilgi ve Elektronik San. Tic. A.Ş"nin yönetim kurulu başkanı, ..., ...,... ve ..."ın söz konusu şirketin yönetim kurulu üyeleri oldukları, sanığın ise bu şirketten otomobil satın alan müşteri olup, satın aldığı araç karşılığında, proforma fatura ile katılan bankadan kredi kullandığı, ancak aracın değerinin proforma fatura ile olduğundan yüksek gösterilerek tahsis edilmesi gerekenden fazla kredi kullanılmasına neden olunduğunun iddia edildiği olayda; Ön teklif niteliğinde olan proforma faturanın hiçbir mali yükümlülüğü bulunmadığından, sonradan düzenlenen faturayla farklılık göstermesi tek başına dolandırıcılık suçunun hile unsurunu oluşturmayıp, sürekli taşıt kredisi kullandıran bankanın piyasa fiyatı bilinen ve kasko değerleri resmen yayınlanan araçların fiyatlarının faturada gösterilen şekilde olmadığını bilebilecek durumda olduğundan, bu araçların piyasa değerini basit bir araştırmayla tespit edip, kredi miktarını ona göre belirlemesinin mümkün olduğu, başka bir deyişle kredi talebinde bulunan kişilerin kredi notuna ilişkin istihbarat çalışmalarını yanıltıcı veya ödeme gücünü farklı gösteren bir eylemleri bulunmadığı gibi, bankanın talep edilen kredi miktarına da bağlı olmadığı, yine kredilendirilen araçlar üzerine bankaca rehin konulması suretiyle alacağın güvence altına alındığı, kaldı ki, birçok kredi kuruluşunun yaptığı şekilde malın değerinin tamamının kredi olarak kullandırılması amacıyla bankanın rızası dâhilinde işlem yapılıp, ödemelerde bu şekilde bir aksama çıkması üzerine şikayetin yapılmış olmasının imkan dâhilinde olduğu ve bankaya gönderilen faturalar ile firmada kalan nüshaları arasında bulunabilecek farkın vergi usul kanunu kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği hususları birlikte değerlendirildiğinde, yasal unsurları oluşmayan dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 29/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.