19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/32732 Karar No: 2019/15505 Karar Tarihi: 12.12.2019
4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/32732 Esas 2019/15505 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, 4733 sayılı Kanuna aykırılık suçu nedeniyle sanığı suçlu buldu. Temyiz isteği reddedildikten sonra yapılan incelemede, mahkeme kararının tutarlı, Yargıtay denetimine uygun olması gerektiği belirtildi. Ancak mahkeme kararı, gerekçesiz ve tutarsız olduğu için bozuldu. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir: Anayasanın 141, CMK’nin 34 ve 230. maddeleri mahkeme kararlarının tutarlı ve denetime uygun olmasını gerektirmektedir. Yargıtay denetimi için de kararın tüm verileri, iddia, savunma, mağdur ve tanık anlatımları açıkça belirtilerek hukuki nitelendirilmesi yapılmalıdır. Ayrıca, yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilen 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi iptal edilmiş ve ceza indirimi konusunda CMK’nin ilgili maddeleri gösterilmelidir. Müsadere edilen eşya için karar verilmiş ancak tasfiye kararı verilmemelidir. CMK’nin 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesi gereken yargılama giderleri sanıktan tahsil edilmemelidir.
19. Ceza Dairesi 2019/32732 E. , 2019/15505 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; I-Anayasanın 141, CMK’nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ... tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulması, II-Kabule göre de; a-24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, b-Hüküm kurulurken cezada takdiri indirim yapılması ve para cezasının belirlenmesi sırasında uygulama maddelerinin ilgili fıkralarının gösterilmemesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine muhalefet edilmesi, c-Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması, d-6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan 9 TL yargılama giderinin, CMK"nin 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, sanıktan tahsiline karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.