
Esas No: 2014/4904
Karar No: 2014/8004
Karar Tarihi: 28.04.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/4904 Esas 2014/8004 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit - istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin daha önce yöneticisi olduğu dava dışı kooperatif adına kayıtlı taşınmazın elektrik projesi işinin davalı şirketçe yapılacak olduğunu, buna karşılık kooperatif adına iki adet senet düzenlenerek davalıya teslim edildiğini, müvekkilinin genel uygulama doğrultusunda biri kaşe üzerine diğeri açığa olmak üzere iki ayrı imza attığını, ancak müvekkilinin kooperatif yönetiminden ayrılmasının ardından senetlerin ödenmediğini ve davalı tarafça icra takibine konu edildiğini, senetlerde müvekkilinin ismi yazmamasına rağmen takibe konulmadan önce kefil kısmına müvekkilinin isminin eklenerek müvekkilinin de takibe dahil edildiğini, müvekkilinin davalıya kişisel olarak borçlanması için hiçbir neden olmadığını, kaldı ki müvekkilinin tek başına temsile yetkili olmadığını, iki ayrı imzanın zorunlu olduğunu, dolayısıyla senetlerin geçersiz olduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, müvekkilinden haksız yere tahsil edilen 9.115,55 TL"nin davalıdan istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kendi imzasıyla birlikte yönetim kurulu üyelerinden herhangi birinin imzasıyla müştereken temsile yetkili kılındığını, dava konusu senetlerde ise sadece davacının imzasının olduğunu, dolayısıyla davacının senetler nedeniyle şahsi sorumluluğunun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; dava konusu senetlerin TTK hükümleri uyarınca geçerli olduğu, senede keşideci olarak davacının isminin sonradan yazılmış olmasının davacıya ait imzanın senette bulunması karşısında senet niteliğine etkisinin olmadığı, senetlerde tek imza kuralı nedeni ile davacının kaşe dışında ön yüzde açığa atmış olduğu ikinci imza dolayısıyla senetteki borç miktarından avalist sıfatıyla şahsen sorumlu olacağı, aval içinde sadece imzanın bulunmasının yeterli olduğu, davacının iddialarının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle 6762 sayılı TTK"nın 590.maddesine göre dava konusu bonodaki imzası nedeniyle davacının şahsi sorumluluğunun bulunmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.