11. Hukuk Dairesi 2014/1501 E. , 2015/424 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ....... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25/06/2012 tarih ve 2011/171-2012/163 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile davalı banka adına borcu üstlenen ... vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 13/01/2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılardan.... vekili Av.......ve ... vekili Av. .... .... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, Tetkik Hakimi ..... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin... A.Ş"ye 130.000 DEM yatırarak hesap açtırdığını, ancak müvekkilinin yanıltılarak parasının off shore hesabına yatırıldığını, davalı bankanın off shore adı altında topladığı paraları usulsüz olarak kullandığını, bu şekilde off shore tüzel kişiliğinin ardına dolanılarak yasaya karşı hile yapıldığını, off shore bankası aleyhine başlatılan icra takibinin aciz vesikası verilmesi ile sonuçlandığını, davalıların müvekkilinin uğradığı zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, 130.000 DEM alacağın 16.12.1999 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın husumet, zaman aşımı, hak düşürücü süre ile esas yönlerinden reddini istemiştir.
... vekili yargılama sırasında verdiği dilekçe ile davaya konu borcun davanın kabulü anlamına gelmemek üzere ... tarafından üstlenildiğini bildirmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı banka vekilinin zaman aşımı def"inin taraflar arasında sözleşmesel ilişki bulunduğundan BK"nın 125 ve 60/2. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan yargılama sonucu, davacının davalı bankanın.......... Şubesi"ne 17.12.1999 tarihinde 130.000 DEM yatırdığı, davacının mevduat alacağının davalı banka tarafından..... grubuna ait şirketlere usulsüz kredi olarak verilmek suretiyle tüketildiği, alacağın......"den tahsil edilmesinin mümkün olmadığı, uyuşmazlığın havale görünümlü mevduat toplamak olarak değerlendirilmesi
gerektiği,... Ltd"nin....... adlı bankanın paravan bir banka olduğunu bildiği, buna rağmen bu banka adına mevduat toplamak suretiyle davacının zararına sebep olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 66.467,94 Euro (130.000 DEM) 17.12.1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi uyarınca kamu bankalarınca bir yıl vadeli Euro mevduata uygulanan en yüksek oranda döviz faizi işletilerek borcu üstlenen ..."den tahsili ile davacıya ödenmesine, diğer davalılar....,..... ve ....açısından takip edilmeyen davanın HMK"nın 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,.... hakkında açılan davanın bu dosyadan HMK"nın 167. maddesi uyarınca tefriki ile başka bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ile davalı banka adına borcu üstlenen ... vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile davalının sorumluluğunun somut olaya uygulanması gereken mülga 818 sayılı BK’nın 41, 55 ve 6762 sayılı TTK’nın 336. maddelerinden kaynaklanmasına ve davacının zararı, paralarını off shore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren oluştuğundan zaman aşımı süresinin de bu andan itibaren işlemeye başlamasının gerekmesine göre, davalı banka ile borcu üstlenen ... vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece davaya konu alacağın sadece yargılama sırasında borcu üstlenen ..."den tahsiline karar verilmiş ise de davacı taraf işbu davada, davalı bankanın külli halefi olduğu... A.Ş. yönetim kurulu üyeleri ve çalışanlarının eylemleri nedeniyle zarara uğradığını ileri sürdüğüne ve bu hususun mahkemece de kabul edilmiş olmasına göre, davalı bankanın da sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yargılama sırasında ..."nin borcu üstlenmiş olmasının tek başına... A.Ş"nin külli halefi olan davalı...."nin davacıya karşı olan sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı hususu nazara alınmadan yazılı şekilde sadece ..."nin sorumlu tutulması doğru görülmemiş olup, davacı vekilinin bu yöndeki temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün anılan yönden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı banka adına borcu üstlenen ... vekilinin tüm, davacı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davalı banka adına borcu üstlenen ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.