Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/9728 Esas 2016/7119 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9728
Karar No: 2016/7119
Karar Tarihi: 16.06.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/9728 Esas 2016/7119 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/9728 E.  ,  2016/7119 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili 25/08/2014 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... köyünde 2008 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında müvekkiline ait tarla vasfındaki taşınmazın 110 ada 1 parsel olarak adına vasfıyla tespit edildiğini, oysa bu taşınmazın köylünün bildiği ve yıllardır süren kullanım nedeniyle tarım arazisi olduğunu, bu taşınmazın güneyi tarafında bulunan küçük koru niteliğindeki meşelik yeşil alanın, haritasında boyama sırasında yapılan kaydırma nedeniyle müvekkiline ait taşınmaz üzerinde gözüktüğünü, kadastro sırasında bilirkişiler tarafından bu hususun dikkatten kaçırıldığını ve taşınmazın alanı olarak tespit edildiğini, daha önce dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkili adına tescili istekli açmış oldukları davanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .... sayılı kararı ile kabul edilerek dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkili adına tesciline hükmedildiğini ancak yapılan temyiz üzerine bu kararın Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin ... Karar sayılı ilamı ile "süre aşımı nedeniyle davanın reddi gerektiği" gerekçesiyle bozulduğunu, uyulan bozma ilâmı sonrası yapılan yargılama sonunda ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ...... sayılı kararı ile davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verildiğini, bu kararın Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin ... Sayılı ilamı ile onandığını, bu davanın ret gerekçesinin 6831 sayılı Kanunu gereğince davanın bir aylık süre içinde açılmaması olduğunu, bilahare 01/03/2014 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan kanun ile 6831 sayılı Kanunun dava açma süresini düzenleyen maddesinin değiştirildiğini, değişiklik ile zilyetliğe dayalı davalarda 10 yıllık süre içerisinde dava açabilme imkanı getirildiğini, ... köyünde yapılan kadastro çalışmalarının üzerinden 10 yıllık süre geçmediğini, dava açma süresinin halen dolmamış olduğunu belirterek, müvekkiline ait tarla vasfındaki 2.817,33 m²"lik dava konusu taşınmazın ... ili, ... ilçesi, ... köyü 110 ada 1 nolu parseli içerisinden çıkartılarak tapusunun iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davanın dava şartı noksanlığından usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde kadastrosu 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli taşınmaz alanı içinde bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 16/06/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.