4. Hukuk Dairesi 2020/2455 E. , 2020/3672 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı Ziraat Bankası vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/08/2003 gününde verilen dilekçe ile zimmet nedeniyle rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/02/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, zimmet nedeniyle rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı Banka vekili; ... Bankası AŞ ... şubesinde gişe görevlisi olarak çalışan davalının müşteri hesabından zimmetine para geçirdiğini, mudisine 27/05/2003 tarihinde ödediği 23.576 Euro tutarında zarara uğradığını belirterek, 23.576 Euro"nun ilk zimmet eyleminin gerçekleştiği tarihten itibaren döviz cinsine bankaca uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, Türk lirası cinsinden karar verilmesi halinde ise haksız olarak zimmete geçirildiği tarihten tahsil tarihine kadar en yüksek kur haddi üzerinden ve Türk Lirası cinsinden mevduata uygulanan en yüksek ticari faiziyle birlikte tazminini istemiştir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen verilen 11/04/2019 tarih, 2018/4 esas ve 2019/174 karar sayılı üçüncü karar, Dairemizin 14/10/2019 gün ve 2019/2626 esas, 2019/4572 karar sayılı ilamı ile bozma ilamının gereğinin tam olarak yerine getirilmemesi nedeniyle bozulmuş, bozma gerekçesinde davacının istemi gibi “23.576 Euronun 29/12/2001 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki Türk Lirası karşılığının ...Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/12 esas, 2010/160 karar sayılı ve 27/07/2010 günlü ilamıyla hükmedilen 28.166,48 TL ile tahsilde tekerrür olmamak üzere davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiğine” işaret edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, ancak bozmaya uygun bir hüküm kurulmamıştır. Şöyle ki; mahkemece davanın kabulü yönünde karar verildiği halde, hüküm fıkrasında davanın kısmen kabul edildiği belirtilerek, yargılama gideri davanın tarafları arasında paylaştırılmış, ağır ceza mahkemesince hükmedilen 28.166,48 TL lik banka zararıyla tahsilde tekerrür oluşturmayacak biçimde hüküm kurulmasına karşın, bu miktar davacı istemine konu zarardan mahsup edilerek davacı yararına eksik vekalet ücretine hükmedilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinde vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücretinin yargılama giderlerinden sayılacağı, 326. maddesinde ise kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir.Şu halde mahkemece, eldeki davada bozmaya uyularak tam kabule karar verilmesine karşın, hüküm fıkrasında davanın kısmen kabulü şeklinde hüküm kurulması, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi gerekirken davacı yararına yargılama gideri ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretine eksik hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının, 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının başında yer alan “davanın kısmen kabulüne” ifadesindeki “kısmen” kelimesinin silinmesine, hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 3. bendinin silinerek yerine “Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 18.620,16 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, hüküm fıkrasının yargılama giderine ilişkin 4. bendinin silinerek yerine “Davacı tarafından bozma öncesi 196,23 TL ve bozma sonrası 634,97 TL olmak üzere yapılan toplam 831,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi” cümlesinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA 02/11/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.