Esas No: 2021/11416
Karar No: 2022/330
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/11416 Esas 2022/330 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2021/11416 E. , 2022/330 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten yaralama sonucunda ölüme neden olma
HÜKÜMLER :1)... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/11/2020 tarih ve 2020/146 Esas - 2020/315 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama sonucunda ölüme neden olma suçundan, 5237 sayılı TCK’nin 87/4, 53. ve 63. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile mahkumiyete dair karar;
2) ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 26/04/2021 tarih ve 2021/949 Esas - 2021/1117 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurularının esastan reddine dair karar;
TEMYİZ EDENLER : Sanık müdafii, katılanlar vekili
TÜRK MİLLETİ ADINA
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 26/04/2021 tarih ve 2021/949 Esas - 2021/1117 Karar sayılı kararının, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık hakkında ilk derece mahkemesince hükmedilen hapis cezasının 5 yılın üzerinde olması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nin 286/2-a maddesi gereğince bölge adliye mahkemesi tarafından verilen kararın temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 299. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle;
Olay tarihinde maktulün sanığın geldiği yöne arkası dönük şekilde tanık Burhan Ortanca ile konuştuğu, bu sırada sanığın maktulün arkasından gelerek sanığa hiçbir şey söylemeden tokat attığı bunun sonucunda maktulün yere düştüğü ve kafasını beton zemine çarptığı, kaldırıldığı hastanede 30.06.2019 tarihinde beyin kanaması ve sonrası gelişen komplikasyonlar sonucu öldüğü, olay tarihinde maruz kaldığı yaralanma ile ölüm arasında illiyet bağının bulunduğu olayda; sanığın, maktule yönelik eylemi ile ilgili olarak ... Cumhuriyet Başsavcılığının 10.06.2020 tarihli ve 2020/880 Esas sayılı iddianamesiyle TCK'nin 86/1. ve 87/4-1. cümlesi uyarınca cezalandırılması istemi ile kamu davası açıldığı olay ile ilgili olarak; yerel Mahkmece sanığın eyleminin kasten yaralama sonucunda ölüme neden olma suçunu oluşturduğu kabul edilerek, TCK'nin 87/4. maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezasıyla mahkumiyetine karar verildiği, sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan istinaf başvurularının esastan reddine dair karar verildiği anlaşılmakla;
TCK'nin 87. maddenin 4. fıkrasına göre, gerçekleştirilen kasten yaralama eylemi TCK’nin 86. maddesinin 1. veya 3. fıkraları kapsamında bulunur ve bunun sonucunda da ölüm meydana gelirse, en azından taksirle hareket etmiş olmak şartıyla faile belirtilen cezaların verileceği öngörülmektedir.
Kasten yaralama sonucu mağdurun ölmesine ilişkin TCK'nin 87/4. maddesinin uygulanması için;
a- Failin yaralama kastı ile hareket etmesi,
b-Mağdurun TCK’nin 86. maddesinin birinci veya üçüncü fıkrasında düzenlenen şekilde yaralanmış olması,
c- Failin eylemi ile arasında illiyet bağı bulunacak şekilde mağdurun ölmesi,
d-Failin meydana gelen ölüm sonucuna ilişkin en az taksir derecesinde bir kusurunun bulunması,
Şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerekir.
Buna göre, fail mağduru yaralamak amacıyla hareket etmeli, mağdurun yaralanacağını bilmeli ve bu sonucu istemelidir. Bununla birlikte fail mağdurun yaralanmasını değil de, ölmesini istemiş ve ölüm meydana gelmiş ise bu durumda kasten öldürmeden sorumlu tutulacaktır.
Madde metnine göre faile verilecek ceza belirlenirken kasten yaralama suçunun düzenlendiği TCK'nin 86. maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarına yollama yapılmıştır. O halde, mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek dereceden daha ağır şekilde yaralanması gerekmektedir. Anılan maddenin 2. fıkrasında karşılığını bulan basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde meydana gelen yaralamalarda 87. maddenin 4. fıkrası uygulanamayacaktır.
Üçüncü şart olarak mağdurun ölmesi ve failin eylemi ile mağdurun ölümü arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerekir.
Son olarak, failin meydana gelen bu ölüm sonucundan TCK'nin 23. maddesi dikkate alınarak en az taksir derecesinde bir kusurunun bulunması gerekir.
Taksirli suçlarda gerçekleştirilen haksızlıklarda da fail iradi davranmakta, ancak öngörülebilir olan neticeyi öngöremeyerek meydana gelmesine neden olmaktadır. Öngörülemeyen bu neticenin meydana gelmesine failin objektif özen yükümlülüğüne aykırı davranışı sebep olmakta, dolayısıyla taksirli suçun haksızlık unsurunu, dikkat ve özen yükümlüğünün ihlali oluşturmaktadır.
5237 sayılı Kanun'un getirdiği sistemde, taksirli haksızlıktan dolayı sorumluluk için fail kendi yetenekleri, algılama gücü, tecrübeleri, bilgi düzeyi ve içinde bulunduğu şartlar altında, objektif olarak var olan dikkat ve özen yükümlüğünü öngörebilecek ve yerine getirebilecek halde olmalıdır. Bütün bu yeteneklere sahip olmasına rağmen bu yükümlülüğe aykırı davranan kişi, suç tanımında belirlenen neticenin gerçekleşmesine neden olması durumunda, taksirli suçtan dolayı kusurlu sayılarak sorumlu tutulacaktır.
Uygulamada ve Ceza Genel Kurulunun birçok kararında belirtildiği üzere taksirin unsurları;
1- Fiilin taksirle işlenebilen bir suç olması,
2- Hareketin iradi olması,
3- Neticenin iradi olmaması,
4- Hareketle netice arasında nedensellik bağının bulunması,
5- Neticenin öngörülebilir olmasına rağmen öngörülememiş olması, şeklinde kabul edilmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanığın eylemi sonucu, maktulde meydana gelen yaralanmanın TCK'nin 86/1 yada 86/2. maddesi kapsamında kalıp kalmadığı yönünde rapor aldırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi, raporun TCK'nin 86/2. maddesi kapsamında kalması durumunda sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nin 22. maddesi delaletiyle aynı Kanun'un 85/1. maddesinde düzenlenen "taksirle ölüme neden olma" suçunu, raporun 86/1. maddesi kapsamında kalması durumunda ise aynı Kanun'un 23. maddesi delaletiyle 87/4-1. cümle maddesinde düzenlenen "kasten yaralama sonucu ölüme neden olma" suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz sebeplerinin bu itibarla kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 26/04/2021 tarih ve 2021/949 Esas - 2021/1117 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine dair" hükmünün CMK'nin 302/2. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/2-a. maddesi gereğince “... 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.01.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.