Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17565
Karar No: 2014/19419
Karar Tarihi: 11.12.2014

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/17565 Esas 2014/19419 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/17565 E.  ,  2014/19419 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM, ECRİMİSİL

    Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-
    Dava, imar parseline el atmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Davacı, imar uygulaması sonucu komşu 1 nolu parsele ait bahçe duvarı ile davalıya ait kuyu ve ağaçların maliki olduğu 2 nolu imar parseli içerisinde kaldığını ileri sürerek eldeki davayı açmış;davalı ise yıkılması istenen yapı, tesis ve ağaçları imar öncesinde sahibi olduğu kadastral parseli üzerine yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; davalının elatmasının önlenmesine, taşınmazda bulunan taş duvar ve kuyunun yıkılmasına, ağaçların kaldırılmasına,davacı tarafın ecrimisil talebinin reddine,belirlenen asgari levazım bedelinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden;111430 ada 2 nolu parselin davacı ... adına kayıtlı olduğu,komşu 114429 ada 1 nolu parselin ise davalı ..."e ait olduğu, taraflara ait taşınmazların 17.10.2008 tarihinde imar uygulaması sonucu oluştuğu, davalının imar öncesinde maliki olduğu taşınmaza duvar ördüğü, kuyu açtığı, ve çeşitli meyve ağaçları diktiği anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, bir kimse kendisine yada yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşa etmiş ve yapı imar uygulaması sonucu davalıya ait imar parseli içinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamaz. Bu gibi durumlarda yasa koyucu, imar parseli malikine karşı
    yapı sahibini koruma zorunluğunu duymuş; 3194 Sayılı Yasanın 18.maddeleri hükmü ile yapı bedelleri parsel maliklerince yapı sahibine ödenmediği veya aralarında bu yönde bir anlaşma yapılmadığı yada ortaklığın giderilmesi davası açılmadığı sürece, bu yapıların ömürlerini dolduruncaya kadar eski sahiplerine kullanma olanağı tanınmıştır.
    Öte yandan, anılan yasanın 5 ve 20.maddeleri ile de bina- yapı tanımlanmıştır.Bu maddelere göre bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların, oturma çalışma öğrenme veya dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır.
    Yapılar; imar planı, yönetmelik, ruhsat ve eklerine uygun olarak yapılabilir.Tüm bunların yanında, kavak ağaçları menkul hükmünde olup, dikilen kişi tarafından sökülüp götürebileceği de yargısal uygulamalar gereğidir.
    Bu açıklamalar karşısında; davalı tarafından, davacı taşınmazına yapılan müdahalenin imar uygulaması sonucu oluştuğu anlaşıldığına göre; davalının kötüniyetli olduğundan söz edilemeyeceğinde kuşku yoktur.Öyle ise mahkemece ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.
    Davacının diğer temyiz itirazları ile davalının temyiz itirazlarına gelince; yukarıdaki davalı tarafından yapılan kuyunun basit nitelik taşıyıp taşımadığı ve 3194 Sayılı Yasanın 5 ve 20.maddesi kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekeceği tartışmasızdır.
    Hal böyle olunca; yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca yıkılması istenen muhtesatların değerlendirilmesi, bu değerlendirmeye göre 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin gözetilmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken,delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Tarafların bu yöne değinen temyiz itirazı belirtilen nedenle yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi