11. Hukuk Dairesi 2014/14162 E. , 2015/322 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada...... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/02/2014 tarih ve 2013/220-2014/31 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi..... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirkete ait 2005 00657 sayılı “.....Şekil” markasının 30. sınıfta ... ... için, 2008 44639 sayılı “....” markasının 30. sınıfta “ kurabiye, kek, pasta “ ....., 2005 00658 sayılı “ ... Şekil” markasının 30 sınıfta....için, 2005 00642 sayılı “... şekil” markasının 30. sınıfta “....” için, 2005 00646 sayılı “... Şekil” markasının 30. sınıfta “ kurabiye” için, 184203 sayılı “....” markasının 30. sınıfta “bisküvi, gofret, kek, pasta...” için tescil edildiğini, dava konusu 2010 84063 sayılı “....” ibareli marka başvurusunun ise 5, 29, 30. sınıfta yer alan emtialar için tescil edilmek istenildiğini, başvuru kapsamındaki ürünlerin tümünün genel itibariyle gıda sektörüne ilişkin olup, ortalama tüketicinin davalı şirket ürünlerinin müvekkili şirkketin “....” esas unsurlu markaları ile bağlantılı olduğunu düşüneceğini ve böylece her iki marka arasında iltibas oluşacağını, buna rağmen müvekkilinin davalı marka başvurusuna yapmış olduğu itirazın reddedildiğini ileri sürerek,..."in 2013-M-3109 sayılı kararının iptaline ve davalı şirketin 2010 84063 no"lu marka başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkili adına tescil edilen marka ile davacı adına tescilli markanın ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadığını ayrıca, davacı markasının ayırt edici ve karakteristik özelliği olmayan, tüm toplumun kullanımına açık ve mutlak red nedeni olan bir sözcükten oluştuğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, .. kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı markasının 05, 29 ve 30. sınıf mallar yönünden, davacı markalarının ise 30. sınıftaki “grissini” malları yönünden tescilli olduğu, bu mallar ile başvuru markasındaki “krakerler, gofretler” mallarının aynı tür, diğer malların ise fiziki görünüm ve karşıladıkları ihtiyaçlar itibariyle tamamen farklı olduğu, her ne kadar “krakerler, gofretler” malları yönünden tescil kapsamları arasında nisbi benzerlik bulunmakta ise de, “....” ibareli başvuru markasının “slogan markası” niteliğinde olup, “....” ibaresinin markada tanımlayıcı olarak kullanıldığı, davacı markalarının ise “...” asıl unsurlu oldukları, ortalama tüketici kitlesinin bütüncül intibası dikkate alındığında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca markalar arasında karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.