19. Ceza Dairesi 2019/27217 E. , 2019/15417 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin ve katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Yükletilen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Dava konusu eşyanın 5607 sayılı Kanun"un 13/1 maddesi delâleti ile TCK"nin 54/4. maddesi gereğince müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken, tasfiyesine de karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nin 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, müsadereye dair fıkradan "müsaderesiyle 5607 sayılı Kanunun 16. maddesi gereğince tasfiyesine" ibaresi çıkarılarak yerine "müsaderesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye kısmen uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıklar ... ve ..."ın yöneticisi olduğu şirketin karışımlı akaryakıtları madeni yağ perakendecilerine ve nakliye firmalarına araçlarında yakıt olmak üzere sattığına yönelik istihbarat ve isimsiz ihbar üzerine başlayan soruşturma kapsamında;
Sanıklardan 18/06/2013, 25/06/2013, 17/07/2013, 12/08/2013, 05/09/2013 ve 30/09/2013 tarihlerinde 7 ayrı olay dahilinde toplamda 81.824 litre karışımlı akaryakıt ele geçirilmesi, sanıklar ... ve ..."ın iş yerinde yapılan aramada 27.000 kg bitkisel yağ bulunduğunun tespit edilmesi, gümrük kaçağı olduğu iddiasıyla el konulan akaryakıt benzeri maddelerden ayrı ayrı alınan numunelerin incelenmesi sonucu oluşturulan TÜBİTAK MAM, Ege Üniversitesi Ege-Pal Müdürlüğü ve İnönü Üniversitesi İnönü-PAL raporlarında, ele geçen eşyanın teknik düzenlemedeki özelliklere aykırı olduğunun, bitkisel ve mineral karışımı esaslı olduğunun, enerji elde etmek amacıyla dizel motorlarda kullanılabileceğinin bildirilmesi, sanıklar ... ve ..."ın karışımlı akaryakıtı araçlarında yakıt olarak kullanan ve karışımlı akaryakıt satan diğer sanıklarla kurdukları sıkı bağın iletişimin dinlenmesi ve kayda alınmasına ilişkin tespit ve teknik araçlarla izleme tutanakları içeriğinden anlaşılan tape kayıtlarına göre sanıkların atılı suçtan mahkumiyeti yerine suçtan kurtulmaya yönelik ve bilinen hayat tecrübesi kurallarına aykırı savunmalarına itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.