Esas No: 2019/3185
Karar No: 2022/3340
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/3185 Esas 2022/3340 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2019/3185 E. , 2022/3340 K."İçtihat Metni"
Mahkeme : ADANA 5. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
12.08.2014 tarihli olay tutanaklarına göre; uyuşturucu madde suçlarına yönelik çalışmalar kapsamında sanık ...'nin belirlenen telefon hattı üzerinden müşteri temin ederek uyuşturucu sattığı bilgisi edinilmesi üzerine, kolluk görevlileri tarafından sanık ile telefon irtibatı kurulup kendisiyle buluşma sağlanarak sanık yakalanmış ve sanığın üzerinden hap ile esrar ele geçmiş; bu aşamadan sonra sanık ...'nin diğer sanık ...'ın uyuşturucu madde satışı yaptığını, telefonla görüşerek madde alabileceğini beyan etmesi üzerine sanık ...'nin diğer sanık ... ile telefon irtibatı kurması sağlanarak sanık ...'ın ikametine gidilmiş, sanık ...'ın kolluk görevlilerine evinde uyuşturucu madde bulunduğunu, ancak arama kararı olmadığı için eve giremeyeceklerini beyan etmesi üzerine Cumhuriyet savcısından arama kararı alınmış, sanık ...'ın evinde yapılan arama sonucu esrar ele geçmiş ve bu işlemlerden sonra Cumhuriyet savcısının talimatıyla sanıklar gözaltına alınmıştır.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 2/e. ve 161/2. maddeleri ile 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nun (PVSK) Ek 6. maddesi uyarınca, edinilen bilgi veya alınan ihbar veya şikâyet üzerine veya kendiliğinden bir suçla karşılaşan kolluğun olay yerinde kişilerin ve toplumun sağlığına, vücut bütünlüğüne veya malvarlığına zarar gelmemesi ve suçun delillerinin kaybolmaması ya da bozulmaması için gerekli acele tedbirleri aldıktan sonra durumu derhal Cumhuriyet savcısına bildirmesi ve Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda gerekli soruşturma işlemlerini yapması gereklidir.
Dosya içeriğine göre; olay tutanaklarında işlenmekte veya henüz işlenmiş olan ya da pek az önce işlenmiş bir suçun mevcudiyetini ortaya koyan somut şüphe sebepleri belirtilmediğinden CMK’nın 2/j maddesi ile PVSK’nın 13/A maddesi kapsamında suçüstü halinin varlığından bahsetmek mümkün olmadığı halde, sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair istihbari bilgi alınması üzerine Cumhuriyet savcısına haber verilerek bilgisi dahilinde sanık hakkında işlem yapılması gerekirken, Cumhuriyet savcısının CMK'nın 160 vd. maddelerine göre yaptığı yazılı veya sözlü bir görevlendirme bulunmaksızın sanık ... ile telefon irtibatı sağlanarak sanık serbest iradesi dışında uyuşturucu madde satışına teşvik edilmiş; sonraki aşamada da sanık ...'nin diğer sanık ... ile ilgili beyanları nedeniyle Cumhuriyet savcısına haber verilerek sanık ...'ın ikametinde arama için yazılı emir alınması gerekirken, yine Cumhuriyet savcısının CMK'nın 160 vd. maddelerine göre yaptığı yazılı veya sözlü bir görevlendirme bulunmaksızın sanık ...'nin diğer sanık ... ile telefon irtibatı kurması sağlanarak sanık ... serbest iradesi dışında uyuşturucu madde satışına teşvik edilmiştir. Böylece ilk aşamada kışkırtıcı ajan gibi hareket eden kolluk görevlileri, sanık ...'yi suç işlemeye teşvik etmiş; ikinci aşamada ise sanık ...'yi kışkırtıcı ajan şeklinde kullanmak suretiyle sanık ...'ı suç işlemeye teşvik etmişlerdir.
Somut olayda; kolluk görevlilerinin Cumhuriyet savcısının bilgi ve talimatı bulunmaksızın, görev ve yetkileri dışına çıkarak, sanıkları suça teşvik etmeleri suretiyle elde edilen delillerin hukuka aykırı olduğu ve Anayasa'nın 38/6. ve CMK'nın 206/2.a maddeleri uyarınca hükme esas alınamayacağı gözetilmeden, sanıkların beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre ise;
Sanık ...'ın tüm aşamalarda uyuşturucu madde kullandığına ancak ticaretini yapmadığına ilişkin samimi anlatımları, sanığa ait ikamette yapılan arama sonucu bulunan esrarın ele geçiriliş yeri ve şekli, ele geçen net esrar miktarı itibariyle kullanım sınırları dahilinde bulunması, sanığın uyuşturucu ticareti yaptığına dair, sanık ...'nin "uyuşturucusu bittiğinde kullanmak için ...'nın yanına gittiğine" dair soyut beyanı dışında yeterli delil bulunmadığı aşamada, sanık ...'ın "Sürekli kullandığım için bende esrar olur. Arkadaşım ... da bunu bildiği için uyuşturucusu bittiği zaman benim yanıma gelir birlikte içeriz." şeklindeki beyanı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım ettiği anlaşılmakla; sanık ... hakkında, TCK'nın 192/3. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile sanık ...'nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 16.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.