Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13968 Esas 2020/342 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13968
Karar No: 2020/342
Karar Tarihi: 16.01.2020

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13968 Esas 2020/342 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın aşırı dozda uyuşturucu madde alması sonucu hastaneye getirilmesi sırasında üzerinde sahte bir nüfus cüzdanı bulunması nedeniyle genel adli muayane raporunun katılan adına düzenlendiği ve sanığın gerçek kimliğinin daha sonra tespit edildiği belirtilen bir dava söz konusu. Mahkeme, sanığın sahte belge düzenleme veya iftira suçu işlemediği gerekçesiyle beraatine karar verilmesi gerektiği ancak mahkûm edildiği sonucuna vararak kararın bozulması gerektiğine hükmetti.
Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesi (iftira suçu), 206. maddesi (resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu) ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi (kararın bozulması).

11. Ceza Dairesi 2017/13968 E. , 2020/342 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Mahkumiyet

Suç tarihinde aşırı dozda uyuşturucu madde alması sonucu rahatsızlanan ve komaya giren sanığın hastaneye getirildiğinde üzerinde katılan ... adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı bulunması nedeniyle bu kimlik bilgileri üzerinden işlem yapılarak genel adli muayane raporunun katılan adına düzenlendiği, 29.03.2013 tarihli görevli memurlar ve hastane doktoru tarafından düzenlenen tutanakta şahsın ifade veremeyecek vaziyette olduğundan beyanın alınamadığının belirtildiği, 29.03.2013 tarihli kolluk tutanaklarında çevreden yapılan araştırmada hastanede yatan şahsın ... isimli şahıs olmadığı, gerçek kimliğinin tespiti için hastane yoğun bakım ünitesinde bulunan ancak ifadesi alınamayacak vaziyette olan sanığın hastane görevlileri nezaretinde parmak izinin alındığının belirtildiği, yapılan parmak izi araştırması sonucu gerçek kimliğinin ... olduğunun belirlendiği ve sanık kendine geldiğinde kolluğa gerçek kimlik bilgilerini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; dosya kapsamına göre sanığın üzerinde taşıdığı sahte nüfus cüzdanını görevlilere ibraz ettiğine ve isminin ... olduğunu beyan etmek suretiyle evrak tanzimine sebep olduğuna dair her hangi bir delil bulunmadığı anlaşılmakla 5237 sayılı TCK"nin 268. maddesinde düzenlenen iftira suçunun unsurlarının oluşmayacağı gibi TCK"nin 206. maddesindeki resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun da oluşmayacağı gözetilmeden sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.01.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.