Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK"nın 89/1. maddesindeki yaptırımın üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası şeklinde seçimlik olarak düzenlendiği, mahkemece temel ceza tayininde hapis cezası tercih edildiği ve TCK"nın 50/2. maddesinin ""suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hâllerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez"" şeklindeki hükmüne rağmen ve sanık hakkında sonuç olarak hükmedilen 1 yıl 18 ay hapis cezası uzun süreli hapis cezası olup TCK"nın 50/4. maddesinin son cümlesi gereğince suçun bilinçli taksirle işlemesi halinde adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi ve TCK"nın 62. maddesinin uygulanması sırasında hesap hatası sonucu 2 yıl 6 ay yerine 1 yıl 18 ay hapis olarak eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin kusura, eksik incelemeye ve ceza miktarına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle eleştirilen hususlar dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 21.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.