17. Hukuk Dairesi 2016/10779 E. , 2017/11632 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen dosya yönünden ise davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacı vekili asıl davada; davacının maliki olduğu aracın davalı sigorta şirketi tarafından maksimum kasko poliçesi ile teminat altına alındığı, aracın 24.02.2010 tarihinde saat 23:15"te sürücü ... elinde iken kazayı yaptığı, davalı tarafından hasar dosyasının açıldığı, ancak zararı, araç sürücüsünün olay yerini terk etmesi nedeniyle sürücü kimliğinin ve alkol raporunun zamanında belgelenemediği gerekçesi ile reddedildiği, oysa sürücünün kaza sırasında başını ön cama göğsünü ise direksiyona çarptığı, çarpmanın etkisi ile ön camın çatladığı, sürücü araçtan indiğinde çarpmanın etkisi ile başının döndüğü, ayakta dahi duramadığı, durumundan korkarak ... Eğitim ve Araştırma Hastanesine gittiği, zararın teminat dışı olmadığı belirtilerek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile 8.000,00 TL alacağın tahsilini talep etmiştir.
Birleşen dosyada ise asıl dosyaya konu araçta yaptırılan tespit raporunda araçta neydana gelen hasarın 25.947,00.TL olarak belirlendiğini, bakiye alacak 17.900,00.-TL"nin tahsili için iş bu davayı açtıklarını belirterek 17.900,00.-TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili asıl dosyada ve birleşen dosyada verdiği cevap dilekçelerinde davaların reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller, dosya kapsamı itibari ile asıl davanın kabulü ile 8.000,00-TL hasar tazminatının temerrüt tarihi olan 12/04/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen dosya yönünden ise davanın kısmen kabulü ile,13.524,38-TL hasar tazminatının temerrüt tarihi olan 15/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı vekilinin aşağıda belirtilen bent haricinde sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin davalı kasko sigortasından tahsili talebine lişkindir.HMK.md.266 ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir. Mahkemece, hasar konusunda uzmanlığı anlaşılamayan sigortacı ve hukukçu bilirkişi tarafından hasar bedelinin belirlendiği rapor hükme dayanak yapılmıştır. Yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez.
O halde mahkemece, hasar konusunda uzman makine mühendisi bilirkişiden gerekçeli, ayrıntılı rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.Kabule göre de; davacı ... tarafından dava konusu aracın hava yastıklarının açılmadığı yönünde ... otomotiv İthalat ve Dağıtım AŞ ve ...Oto Servis ve Tic. AŞ aleyhine ... 10. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2010/228 D. iş sayılı tesbit dosyasında makine mühendisinin 14.04.2010 tarihli raporunda; araçta meydana gelen hasarların kalem kalem belirtildiği, işçilik dahil toplam hasarın 25.947,60 TL olduğu belirlenmişken hükme esas alınan bilirkişi raporunda ekspertiz raporunda belirlenen parça bedellerine göre onarımı yapan firmanın işçilik bedelleri dahil hasar bedelinin 18.241,00 TL olduğu kabul edilmiştir. Tespit raporundaki hasar bedeli ve hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hasar bedeli arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklandığı üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 13.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.