23. Hukuk Dairesi 2011/4471 E. , 2012/716 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, asıl ve birleşen davada müvekkili kooperatifin üyesi olan davalının birikmiş aidat borçlarını ödemediğini, tahsili için başlatılan icra takiplerine itiraz ettiğini, itirazların haksız olduğunu ileri sürerek, itirazların iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 2004 yılı olağan genel kurulunda alınan kararla 11.000,00 TL ödeyen üyelerden tapu ve kat farkı hariç bir daha aidat istenmeyeceğinin karara bağlandığını, buna istinaden müvekkilinin 11.000,00 TL"yi ödediğini, alınan bu karara bağlı olarak başka herhangi bir ödeme yapmadığını, 25.06.2006 tarihli genel kurul kararı sonucu alınmasına karar verilen aidatların mutlak butlanla batıl ve aylık %10 faizin de haksız ve fahiş olduğunu, icra inkar tazminatı istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, 2004 yılı olağan gelen kurul toplantısında 11.000,00 TL ödeyen üyenin bir daha aidat ödemeyeceğinin kararlaştırıldığı, bu kararın iptali ile ilgili bir karar alınmadığı,ayrıca yargı yoluyla iptal edildiğine ilişkin bir kararın da ibraz edilmediği, davacının iptal edilmeyen 2004 yılı olağan genel kurulunda alınan karar nedeniyle davalıdan aidat talep etmesinin hukuka uygun olmadığı, ancak 2005 yılı olağan genel kurul toplantısında iki ayrı taksit halinde 1.000,00 TL tapu masrafı karşılığı alacağın belirlendiği, davalının tapu masraflarından muaf tutulduğuna dair genel kurul kararı bulunmadığı, Eylül ve Ekim tarihlerinde ödenmesi kararlaştırılan tapu masraflarının davalı tarafça ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, itirazın iptaline, takibin 1.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, hükmedilen alacağın 500,00 TL"sine 01.10.2006 tarihinden, 500,00 TL"sine 01.11.2006 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, hesap edilen 400,00 TL. icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak, davacı tarafa verilmesine, bu dosya ile birleşen ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi" nin 2007/1436 esas sayılı dava dosyasındaki davacı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Kooperatifin en yetkili organı olan genel kurulda, hakkaniyetin gerektirdiği ölçüde gerekli kararlar alınabileceği gibi, daha önce alınan ve uygulanan kararların değişen koşullar ve eşitlik ilkesi gerektirdiğinde, değişen koşullarda eşitlik sağlanmak üzere değiştirilmesi mümkün ve geçerli olup, bu durumda kazanılmış hakların ihlalinden söz edilemez. Aksi halde bu ilkelere uyulmadan alınan sonraki genel kurul kararı, kazanılmış hakları ihlal edeceğinden yok hükmündedir. Davacı kooperatifin 27.03.2005 tarihli 2004 yılı olağan genel kurul toplantısının 4. maddesinde "...2005 yılı Haziran sonuna kadar, her üyenin 11.000,00 TL. ödemesine, ödemeyenlerin 2005 Nisan"ından itibaren 450,00 TL. aidat ödemesine, 11.000,00 TL. ödeyenin bir daha aidat ödememesine.... " şeklinde karar alınmış ise de, 25.06.2006 tarihli 2005 yılı olağan genel kurulunun 4. maddesinde yeni aidatların tespiti müzakereye açılmış ve aidat olarak aylık 450,00 TL., ruhsatlar için Eylül ayında 500,00 TL., Ekim ayında 500,00 TL kabul edilmiştir.
Mahkemece yapılan inceleme yeterli değildir. Mahkemece yeniden kooperatif kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, 2004 yılı genel kurulunda alınan karara uyup, 11.000,00 TL." nin tamamını ödeyen üyeler hakkında 2005 yılı olağan genel kurulunda aidat ve diğer mali yükümlülükler yönünden alınan kararların kooperatifin devamı için hayati önem taşıyan nitelikte kararlar olup olmadığı, söz konusu kararların alınmasında kooperatifin maddi durumunun etkili olup olmadığı, bu kararının tüm ortaklar için uygulanıp uygulanmadığı, bu kapsamda eşitlik ilkesinin ihlal edilip edilmediği üzerinde yeterince durularak, sonucuna göre 2005 yılı genel kurul kararının yoklukla malul bir karar niteliğinde olup olmadığı, 2005 yılı genel kurul kararı hakkında iptal davası açılıp açılmadığı belirlenip, uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken, bu yönlerden eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 06.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.