23. Hukuk Dairesi 2011/1794 E. , 2012/706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi iken üyelikten ihraç edilen davacıya çıkma payının ödenmediğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek davalının itirazının iptalini ve lehlerine icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının kooperatife aidat ödemesi olmadığını bu nedenle çıkma payı alacağının da olmadığını savunarak haksız ve yersiz açılan davanın reddi ile lehlerine icra inkar tazminatına hükmolunmasını istemiştir.
Dava, çıkma payı alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, 20.03.2002 tarihinde üyelikten ihraç edilen davacının çıkma payı alacağının 2002 yılı bilançosunun onaylandığı 14.06.2003 tarihinde yapılan genel kurul toplantısından bir ay sonra muaccel olduğu ve ihracın gerçekleştiği 2002 yılı kesinleşmiş bilançosu nazara alınarak takip tarihi itibarıyla davacının 1.732.53 TL çıkma payı alacağı ve 1.628.67 TL faiz alacağı olduğunun subut bulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, ... 3.İcra Dairesi"nin 2007/529 Esas sayılı icra takibini davalının vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 1.732,53 TL asıl alacak, 1.628,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.361,20 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağın %40 olan 693,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyanın tetkikinde mahkemece, 29.11.2007 tarihli celsenin 2 nolu ara kararında hukukçu bilirkişi olarak Yar.Doç.Dr..... ve bankacı ...."in seçildikleri ve seçilen bilirkişilere 10.01.2008 tarihli yemin tutanağının tanzim edildiği, bilirkişilerin müştereken verdikleri 07.04.2008 havale günlü ön raporda, bir kısım eksik belgelerin bulunduğu, bu belgelerin ikmali halinde raporun tanzim edilebileceğinin bildirildiği, mahkemece bu kez 02.02.2012 tarihli celsede "dosyanın resen seçilecek hukukçu ve hesap uzmanı bilirkişilere tevdii ile rapor tanziminin istenmesine " şeklinde ara karar kurularak 02.03.2010 tarihli yemin zaptı ile hukukçu bilirkişi olarak av.... hesap uzmanı olarak emekli banka müdürü...."e yeminlerinin eda ettirildiği ve adı geçen bilirkişiler tarafından müştereken hazırlanan 18.03.2010 tarihli raporun dosyaya sunulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı kooperatif temsilcisi ve başkanı ....nin 19.04.2010 tarihli dilekçe vererek önraporda hukukçu bilirkişi olan ..."nın yerine mahkemece hukukçu bilirkişi olarak atanan av.... hakkında bilirkişilikten reddi talebini içeren dilekçe verdiği halde, mahkemece bu talep hakkında herhangi bir karar verilmeden davanın sonuçlandırıldığı anlaşılmıştır.
HUMK"un 277.maddesi "ehlivukuf, hakimler için muayyen esbaba binaen reddolunabilir, red talebi hakim tarafından hadise şeklinde tetkik olunarak karar verilir." amir hükmü ve 6100 sayılı HMK"nun 272/1 ve 4. numaralı bendleri birlikte değerlendirildiğinde mahkemece önraporu hazırlayan hukuçu bilirkişinin değiştirilmesi için yasal ne tür manilerin bulunduğu ve değiştirilme gerekçelerinin nelerden ibaret olduğu hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden hukukçu bilirkişi ... yerine başka bir hukukçu bilirkişi seçilmesi ve yeni seçilen hukukçu bilirkişinin reddine ilişkin davalı temsilcisinin talepleri hakkında bir karar verilmeksizin yeni seçilen bilirkişi heyetinden alınan rapora göre karar verilmesi, usul ve yasaya uygun düşmediğinden davalı temsilcisinin bu yöndeki temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalı temsilcisinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün,davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 06.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.