Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/3956 Esas 2014/7866 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3956
Karar No: 2014/7866
Karar Tarihi: 24.04.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/3956 Esas 2014/7866 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının müvekkili aleyhine çek üzerinden takip başlattığını ve imzaların müvekkile ait olmadığını belirterek borcu olmadığının tespitini talep etmiş. Mahkeme, çekin imzasının çek keşide etmek için yetki verilen kişi tarafından atıldığını belirlemiş ve davacının talebini reddetmiştir. Ancak, takip ve dava konusu çekteki imzanın A. A. ait olup olmadığına dair bilirkişi raporu alınmadığı için kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: İcra Hukuk Mahkemelerinin verdiği kararlar genel olarak kesin hüküm teşkil etmez (İcra ve İflas Kanunu madde 333). Bilirkişi raporu, delillerin doğru bir şekilde değerlendirilmesi açısından önemlidir (Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 276).

19. Hukuk Dairesi 2014/3956 E. , 2014/7866 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/01/2013
NUMARASI : 2012/203-2013/7

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine çeke dayalı takip başlatığını, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı gibi çekteki imzanın müvekkili şirket yetkililerine de ait olmadığını, müvekkiline ait çek koçanının çalındığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, çekin iptaline ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin çeke ciro yoluyla hamil olduğunu, öte yandan çalındığı iddia edilen aynı çek koçanındaki diğer çeklerin ödendiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu çekteki imzaların davacı keşideci şirket yetkilileri olan M. A. ve M. A. eli ürünü olmadığı, ancak çekteki imzanın, çek keşide etmesi konusunda kendisine vekaletname ile yetki verilen A. A. eli ürünü olduğu, çekin 22.05.2007 tarihli olup imzalayan A. A. 20.02.2006 tarihinde vefat etmiş olup çekin ileri tarihli düzenlendiğinin anlaşıldığı, davalının iyiniyetli 3. kişi konumunda olup çekte imzası olan ve vekaletname ile yetkili kılınan A. A. yetki süresinin sona erip ermediğini araştırma yükünün bulunmadığı, çekin bu haliyle davacı şirketi bağlayacağı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
İcra Hukuk Mahkemelerince verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Bu durumda mahkemece takip ve dava konusu çekteki imzanın A. A. ait olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu aldırılmadan Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 19.03.2010 gün 2008/213 esas ve 2010/332 karar sayılı kararında yer alan takibe konu çekteki imzanın A. A. ait olduğu şeklindeki belirleme esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ:Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer almadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.