Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/8356 Esas 2014/10950 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/8356
Karar No: 2014/10950
Karar Tarihi: 17.11.2014

Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/8356 Esas 2014/10950 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2014/8356 E.  ,  2014/10950 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2014/285278
    MAHKEMESİ : Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 18/12/2012
    NUMARASI : 2012/871 Esas, 2012/1264 Karar
    SUÇ : Tefecilik

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 241. maddesinde tefecilik suçunun; “Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi,...” biçiminde tanımlandığı, bu düzenlemeye göre suçun oluşması için sanığın yalnızca bir kişiye ödünç para vermesi yeterli olup, bu işi meslek haline dönüştürüp dönüştürmemesinin öneminin bulunmadığı, tefecilik suçunun ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar bölümü içerisinde yer aldığı, bu bölümün de topluma karşı suçlar kısmı içinde bulunduğu, 5237 sayılı Yasanın 43/1. maddesi, suçun mağdurunun aynı kişi olmasını suçun zorunlu unsuru haline getirmiş iken, 08/07/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanunun 6. maddesi ile anılan madde ve fıkraya eklenen “Mağduru belli bir kişi olmayan suçlarda da bu fıkra hükmü uygulanır.” hükmü ile zincirleme suçun kapsamının genişletildiği ve mağduru aynı kişi olsun ya da olmasın maddenin son fıkrasındaki istisnalar dışındaki tüm suçlarda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün hale getirildiği, bu nedenle suçun temadi ettiğinden ve birden fazla kişiye ödünç para verilmesinin tek suç oluşturduğundan bahsedilemeyeceği, ancak suçun zincirleme olarak işlenmesinin olanaklı olduğu,
    Sanığın ise kazanç elde etmek amacıyla değişik zaman dilimlerinde müşteki A.Ö.. ve S.. S.."ya ayrı ayrı ödünç para verdiği anlaşıldığından, TCK"nın 3 ve 61. maddeleri ile suç kastının yoğunluğu nazara alınarak zincirleme şekilde tek suçtan hüküm kurulması yerine her bir müştekiye yönelik ödünç para verme eyleminden ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    Suç tarihi itibariyle 65 yaşını bitiren ve sabıkası olmayan sanığın, lehe hükümlerin uygulanması yönündeki talebinin 5237 sayılı TCK"nın 62 ve 51. maddesini de kapsadığı gözetilmeden bu konularda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.