8. Hukuk Dairesi 2014/11878 E. , 2014/12492 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ile mal rejiminden kaynaklanan alacak
... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil ile mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nden verilen 15.11.2012 gün ve 234/501 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı koca vekili dava dilekçesinde; tarafların 1984 yılında evlendiklerini 2000 yılında davalının vekil edeninden bir dükkan ve bir ev istediğini vekil edeninin ekonomik gücünün olmadığını söylemiş ise de; davalının evliliği bitirmekle vekil edenini tehdit ettiğini, bunun üzerine babasından yardım alarak dava konusu taşınmazları iki yıllık süreç içinde satın aldığını, davalı adına tapuya kaydedildiklerini vekil edenin babası ... tarafından davacı oğluna 20.000.00 TL gönderdiğini, ardında da bu para yetmeyince elden yine vekil edenine defalarca yüksek miktarlarda para verdiğini, davacının kendi birikimlerini ve babasından aldığı para ile arkadaşlarından aldığı ufak tefek borçları ev ve dükkana yatırdığını, dilekçesinde açıkladığı gerekçelerle davalının vekil edenini borca zorladığını, isteğini yerine getirmemesi halinde evi terk edeceğini bildirdiğini, açıklayarak... ada ...sayılı parselde bulunana 8, nolu bağımsız bölüm ile, ... ada... sayılı parselde bulunan dükkanın tapu kayıtlarının iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline, olmadığı takdirde katkı payının iadesine karar verilmesini istemiş, 24/05/2012 tarihli ıslah dilekçesiyle de; her ne kadar fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere dava dilekçesinde 8.000 TL harç değeri gösterilmiş ise de; davaya konu evin değerinin 60.000 TL ve dükkanın değerinin 45.000 TL olarak bilirkişi tarafından tespit edilmiş, rapor doğrultusunda vekil edeninin alacağının 8.000 TL harç değeri ile birlikte 82.500 TL olduğunu ve isteğini bu şekilde ıslah ettiğini belirterek bu miktarın hüküm altına alınmasına karar verilmesini bildirmiştir.
Davalı kadın vekili 26/7/2007 havale tarihli cevap dilekçesinde; davanın haksız ve yersiz açıldığını davalının ev hanımı olmadığını, 2000 yılından beri market işletmeciliği yaptığını, 1994 yılından 2000 yılına kadar değişik tarihlerde ... Şubesi"nde; Söke Belediyesi’ne ait ...Ltd. Şti. ve ayrıca ... Ltd. Şti." de çalıştığını, 1994 tarihinden önceki dönemlerde davalı vekil edeninin el ve örgü işleri yapıp satarak ve evlere temizliğe giderek hem evin geçimine ve hem de üzerinde kayıtlı evin alınmasını sağlayacak parayı biriktirdiğini, tarafların 1981 yılından beri evli olduklarını, davacının babasının gönderdiği, 20.000.000.000 Liranın aslında davacıya değil davalı vekil edenine gönderdiğini, düğün, nikah sırasında takılan takı ve hediyelerin davacının ailesi tarafından davalının elinden alındığını aradan yıllar geçtikten sonra 2000 yılında 20.000.000.000 Liranın davacının babası tarafından gelininden aldığı altın ve takıların karşılığı olarak davalıya verdiğini, vekil edeninin kendi birikimleriyle babası ve kardeşinden aldığı yardımlarla taşınmazları aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, “tapu iptali ve tescil davasının reddi ile katılma alacağına ilişkin davanın kabulüne ...da ...parselde bulunan ...nolu bağımsız bölüme ilişkin 60.000 TL katkı payı alacağı ile ...ada ...sayılı parselde yer alan ... bağımsız bölüme ait 22.500 TL katkı alacağının davalıdan alınarak davacı tarafına verilmesine.... “ karar verilmesi üzerine hüküm davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 743 sayılı TKM’nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen 8 nolu bağımsız bölümden kaynaklanan katkı payı alacağı ile, 4721 sayılı TMK’nun yürürlüğe girdiği 1/1/2002 tarihinden sonra edinilen 3 nolu bağımsız bölümden doğan ve TMK’nun 202, 219, 231, 232, 235/1 ve 236/1. maddeleri gereğince açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir.
Taraflar 02.01.1984 tarihinde evlenmiş,15.06.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün 04.10.2010 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Taraflar arasında, evlendikleri 02.01.1984 tarihinden 01.01.2002 tarihinde kadar 743 sayılı TKM"nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı, taraflar sözleşmeyle başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerine göre, 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı, 15.06.2007 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TKM. m. 202, 4722 SK.m.10) Taraflar arasındaki mal rejimi TMK"nun 225/2. fıkrası uyarınca boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir.
Uyuşmazlık konusu ... ada ... sayılı parselde bulunan dükkan nitelikli 3 nolu bağımsız bölüm 23/1/2013 tarihinde eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinden ve TMK’nun 222. maddesi uyarınca akside kanıtlanamadığından TMK’nun 219. maddesi gereğince edinilmiş mal olarak kabul edilmesi gerektiğine, mahkemece de, bu şekilde değerlendirme yapılarak hüküm kurulduğuna göre, davacı vekilinin 3 nolu bağımsız bölümden kaynaklanan ve hüküm altına alınan 22.500 Liraya ilişkin temyiz itirazları yerinde bulunmadığından buna yönelik hüküm fıkrasının açıklanan nedenlerle ONANMASINA,
Davalı vekilinin...ada, ...sayılı parselde yer alan ... nolu meskene yönelik temyiz itirazlarına gelince; dosya arasında bulunan tapu kaydına göre 8 nolu bağımsız bölüm 05/09/2000 tarihinde eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinden, kural olarak; bir eş adına tapuda kayıtlı bulunan ya da edinilen taşınmaza diğer eşin para ya da para ile ölçülebilen maddi anlamda bir katkısının olması halinde katkı payı alacağı istenilmesi mümkün olur.
Somut olayda; davacı koca çalıştığına ve belirli bir gelire sahip olduğuna göre, kural olarak davalı tarafından edinilen 8 nolu bağımsız bölüme katkısının olduğunun kabulü gerekir. Ne var ki; Mahkemece, taşınmazın tamamının davacı tarafından edinildiği ve davalı kadının katkısının olmadığı görüşünden hareketle söz konusu meskenin dava tarihi olan 01.06.2007 tarihindeki değeri olarak belirlenen 60.00 Liranın tamamının davacı yararına hüküm altına alındığı saptanmıştır.
Cevap dilekçesi kapsamı ile dosya içindeki bilgi ve belgeler göz önünde tutulduğunda davalının evlilik tarihinden davacı adına tapuda kayıtlı bulunan ve davalı kadın tarafından...Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nin 2010/431 esas ve 2012/502 Karar sayılı dava dosyasına mal rejimi kapsamında dava konusu yaptığı... ada...sayılı parseldek ..sayılı bağımsız bölümün alındığı 17/11/1993 tarihine kadar ki çalışmalarının karşılığının 9 nolu bağımsız bölüme katkı yapıldığı ve anılan dosya üzerinde yapılan yargılama sonucu davalı kadın yararına davanın kabulüne karar verildiği, dosyanın denetimden geçerek 8. Hukuk Dairesi tarafından onandığı anlaşılmıştır. Bu saptama karşısında davalının 17/11/1993 tarihinden önceki çalışmalarının karşılığı olan paranın sözü edilen taşınmaza katkı yaptığı anılan dosya kapsamı ile tespit edilmiştir. 1994 ile 2000 yılları arasında ise davalının sırasıyla ... Halk Bankası Şubesi"nde; Belediyeye ait ... Şti. ve ...Şti."de (petrol istasyonunda) çalıştığı ve ayrıca 2000 yılından sonra ise market işletmeciliği yaptığı savunulmaktadır.
Mahkemece; bu hususlar üzerinde durulmadığı ve açıklanan konularda gerekli araştırma ve incelemeyi yapmadığı saptanmıştır. Bu nedenle bu konularda gerekli araştırma ve inceleme yapılması davalının gerçekten sözü edilen kurum ve kuruluşlardan ya da şirketlerde çalışmış ise bu çalışmalarının karşılığı edindiği gelirlerinin belirlenmesi ve davalının da edinilen taşınmaza yani 8 nolu bağımsız bölüme kural olarak katkısının olduğunun kabulü gerekmektedir.
Şu halde, ...ada...sayılı parselde bulunan...sayılı bağımsız bölüm alımı bakımından tarafların 17/11/1993 tarihinden sözü edilen 8 nolu bağımsız bölümün alındığı 05.09.2000 tarihine kadar olan gelirlerinin ayrı ayrı hesaplanması, bundan ayrı her birinin sosyal statüleri ve toplum içindeki kariyerleri ile kişisel durumları ve olağan yaşantıları göz önünde tutularak yapacakları kişisel masraflarının ayrı ayrı hesaplanması, 743 sayılı TKM’nin 152. maddesi gereğince davacı kocanın evi geçindirme yükümlülüğünden doğan harcamalarının kişisel giderlerine eklenmesi her birinin, kişisel giderlerinin toplamının ayrı ayrı gelirlerinden düşürülmesi ve böylece her birinin ayrı ayrı yaptıkları tasarruf miktarlarının bulunması, toplam tasarruf miktarları karşısında davacı ve davalının katkı oranlarının belirlenmesi, bulunan katkı oranlarının taşınmazın dava tarihi olan 01/06/2007 tarihindeki sürüm değeriyle çarpılması sonucu her birinin ayrı ayrı katkı payı alacaklarının belirlenmesi ve hüküm altına alınması dosyanın uzman görüş sahibi bir hukukçu, bir inşaat mühendisi ve bir emlakçıya verilerek katkı payı alacağına esas tarafların ve Yargıtay"ın denetimine açık gerekçeli rapor istenmesi, gerekmektedir. Her iki tarafın belirli bir gelire sahip oldukları saptandığı takdirde edinilen taşınmaza katkılarının olduğu Dairece kabul edilmekte olup, sapma göstermeyen uygulaması da bu yönde gelişme göstermektedir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca sadece ...ada ... parseldeki 8 nolu bağımsız bölüm bakımından hükmün İİK"nun 366. ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.226,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 13.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.