13. Hukuk Dairesi 2014/4602 E. , 2014/18299 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Antalya 1. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 05/04/2013
NUMARASI : 2013/196-2013/448
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı arsa maliki ile arasında 05.03.1990 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yapılarak büro ve dükkanların arsa sahibine, konutların ise yüklenici olarak kendisine ait olacağının kararlaştırıldığını, 13 ve 14 nolu bağımsız bölümleri 12.11.1992 tarihli harici satış sözleşmesi ile davalının satın aldığını, satış sözleşmesinde dairenin satış bedelinin 340.00 TL olarak kararlaştırıldığını, 02.03.1993 tarihi itibariyle bu bedelin 180, 00 TL"sinin peyderpey ödediğini, bakiye kalan 160.00 TL"yi ise binadaki büro ve dükkanları kiraya verdikten sonra ödeyeceğini yazılı olarak taahhüt ettiğini, davalının tüm büro ve dükkanları 1993 yılında teslim aldığı halde bakiye borcunu ödememesi üzerine Antalya 4.Noterliği"nin 07.01.2005 ve 27.06.2005 tarihli ihtarnamelerin keşide edildiğini, 12.11.1992 tarihli sözleşmeden kaynaklı bakiye alacağın BK"nun 43 ve 105. maddeleri gereğince munzam zarar olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000, 00 TL"lik kısmının 08.07.2005 tarihinden itibaren ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 160, 00 TL"nin 08/07/2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizce karar, munzam zarar isteği konusunda gerekçeden yoksun bir şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuş bu sefer mahkemece bozma ilamına uyularak davacı yanca munzam zarar konusunda bir talebin olmadığı talepten fazlasına karar verilemeyeceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile, 160, 00 TL"nin 08/07/2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla istemin ise reddine karar verilmiştir. Karar davacı ve davalı yanca temyiz edilmiştir.
1.Davacı eldeki davası ile 12.11.1992 tarihli sözleşmeden kaynaklı bakiye alacağın BK"nun 43 ve 105. maddeleri gereğince munzam zarar olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000, 00 TL"lik kısmının 08.07.2005 tarihinden itibaren ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiş mahkemece munzam zarar husunda davacının ayrıca bir talebinin olmadığı gerekçesiyle yalnızca bakiye satış bedeli 160 TL" nin 08/07/2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Halbuki dairemizce 2012/15404 E 2012/ 24256 K sayılı bozma ilamı ile, Mahkeme kararının “gerekçe” bölümünün incelenmesinde, munzam zarar isteği konusunda bir açıklama bulunmadığı, mahkemeyi hüküm fıkrasında yer alan şekilde karar vermeye yönelten hukuk kurallarının ve nedenlerinin belirtilmediği vurgulanarak munzam zarar isteği hakkında gerekçeden yoksun bir şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Mahkemece bu bozma ilamına uyulduğuna göre artık bozma doğrultusunda karar verilmesi gerekir. Öyleyse talep de olmasına karşın munzam zarar hususunda Hiçbir araştırma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2. bentte gösterilen nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, 24,30 TL kalan harcın davalıya iadesine, 09.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.