Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15651
Karar No: 2014/5318

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/15651 Esas 2014/5318 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2013/15651 E.  ,  2014/5318 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kastamonu 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :05.03.2013
    NUMARASI :Esas no:2012/502 Karar no:2013/112

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 11.03.2014 günü temyiz eden davacı H.. Ç.. vekili Av.M.. K.. geldi. Karşı taraf davalı S.. Ç.. gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların hazır bulunduğu oturumda sözlü ıslah yapılması mümkün olduğu gibi ıslahın karşı tarafın kabulüne bağlı bulunmaması yanında, tarafların hazır bulunduğu oturumda, davalının sözlü tazminat talebinin yerel mahkeme tarafından da sözlü ıslah olarak kabul edildiğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.11.03.2014(Salı)

    KARŞI OY YAZISI

    Mahkeme, tahkikatın bitiminden (HMK.md.184) sonra sözlü yargılama ve hüküm için tayin olunacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkarılacak davetiyede belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. (HMK.m.186/1)
    Sözlü yargılamada mahkeme tarafların son sözlerinin sorar ve hükmünü verir. (HMK.m.186/2)
    Hakim, Türk Hukukunu re"sen uygular. (HMK.m.33)
    Yerel mahkeme hakimi Hukuk Muhakemeleri Kanununun 33. madde EMREDİCİ HÜKMÜNÜ yok sayarak Hukuk Muhakemeleri Kanununun 186. madde hükmünü uygulamayarak ağır bir usul kuralı ihlalinde bulunmuştur.
    Kabul şekli bakımından;
    Davalının tahkikat aşamasındaki "tazminat istiyorum" beyanının kanunun öngördüğü ISLAH ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Mahkeme ıslaha ilişkin hiçbir usul kuralını da uygulamamıştır. Karşı tarafın açık muvafakatı da yoktur.
    Tahkikat aşamasındaki tazminat istekleri Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. madde hükmüne göre de dikkate alınamaz.
    Farklı düşünüyorum.

    KARŞI OY YAZISI

    Dava, Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe girdikten sonra, 05.10.2012 tarihinde açılmış, davalı kadın cevap dilekçesi vermediği halde, 05.03.2013 tarihli tahkikatın sona erdiği ve kararın verildiği duruşmada sözlü olarak 50.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL tazminat talebinde bulunmuştur.
    Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. maddesinde “(1) Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse, gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia veya savunmasını genişletebilir yahut değiştirebilir. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunma genişletilemez yahut değiştirilemez.
    (2) İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır” hükmü bulunmaktadır.
    Davalı kadın ön inceleme aşaması tamamlanana kadar usulüne uygun şekilde tazminat (TMK. madde 174/1-2) talep etmemiştir. Tahkikatın sona erdiği aşamada gerçekleşen talebine ise, davacı koca, muvafakat etmediğini açıkça bildirdiği gibi, davalının davayı ıslah ettiğine dair usulüne uygun yazılı bir beyanı bulunmadığı gibi sözlü bir açıklaması dahi mevcut değildir.
    Davalının 05.03.2013 tarihli son oturumdaki maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin sözlü beyanı sayın çoğunluk tarafından ıslah olarak nitelendirilmiştir. HMK.nun 176. maddesine göre; “Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir.” HMK.nun 177. maddesine göre de; “Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. Islah, sözlü veya yazılı olarak yapılabilir. Karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa, bu yazılı talep veya tutanak örneği, haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir.”
    Sözü geçen maddelerden de anlaşılacağı üzere, ıslah “sözlü” olarak yapılabileceği gibi, “yazılı” olarak da yapılabilir. Ancak her iki halde de ıslahın açıkça yapılmış olması gerekir. Hukukumuzda “zımni ıslah” şeklinde bir müessese bulunmamaktadır. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK."nun 33. (1086 sayılı HUMK."nın 76.) maddesi uyarınca hukuki tavsif hâkime aittir. Bununla birlikte hâkimin tarafların niyetlerini okuma ya da talep edilmeyeni talep etmiş gibi gösterme hak ve yetkisi bulunmamaktadır.
    Mahkemece, tazminat isteminin boşanmanın ferilerinden olduğu ve harca tabi bulunmadığı, bu nedenle davalının tazminat talebinin ıslah olarak değerlendirilmiş olması ve sayın çoğunluk tarafından da bu görüş doğru bulunarak kararın onanmış olmasını kabul etmek mümkün değildir. Bu nedenle sayın çoğunluğun farklı görüşüne katılamıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi