22. Hukuk Dairesi 2015/35603 E. , 2016/22 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra, inkar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın feragat nedeni ile reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davalının müvekkiline ait otelde çalıştığı dönem içerisinde müşterilerden tahsil ettiği birkısım yemek ücretlerini zimmetine geçirdiğini, sözkonusu ücretlerin tahsili amacı ile yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile icra takibinin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini ve icra takibinin kötüniyetle yapıldığını belirterek davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili hükümden sonra davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
01.12.2015 tarihli ek kararla davanın feragat sebebi ile reddine karar verilmiş ve davacı aleyhine takip konusu alacağın %20"si oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir.
Ek karar süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 67. maddesinde; "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır. " düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda davacı, davalının müvekkiline ait otelin lokanta bölümünde çalıştığı dönemlerde, bazı müşterilerden aldığı yemek ücretlerini zimmetine geçirdiğini, yemek bedellerinin tahsili amacı ile yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ve icra takibinin devamını talep etmiştir. Davalı taraf icra takibinin kötüniyetle yapıldığını belirterek davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Yapılan yargılama sonucu davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir. Hükümden sonra davacı tarafından davadan feragat edilmesi üzerine ek kararla davanın feragat sebebi ile reddine karar verilmiş ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir.
İtirazın iptali davasında alacaklının kötüniyetli sayılabilmesi için haksız olduğunu bildiği yada bilmesi gerektiği halde icra takibi yapmış olması gerekmektedir. Dosya içeriğine göre, yargılama aşamasında üçlü bilirkişiden alınan raporda sunulan adisyon fişlerinin Vergi Usul Kanunu tebliğlerine uygun olmadığı, bu sebeple davacı iddialarını ispatlamaya yeterli olmadığı belirtilmiştir. Tanık anlatımları ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davayı ispatlamaya yeterli delil ortaya koyulamamakla birlikte davacının haksız olduğunu önceden bilerek icra takibi yaptığı yönünde kanaat oluşmamaktadır. Kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalı olup 01.12.2015 tarihli ek kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.01.2016 günü oybirliği ile karar verildi.