23. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/2852 Karar No: 2012/583 Karar Tarihi: 01.02.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/2852 Esas 2012/583 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2011/2852 E. , 2012/583 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif yönetim kurulu kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin davalı birliğe 2000 yılında üye olduğunu, müvekkili kooperatif ile davalı birlik arasında 01.05.2000 tarihinde ... Toplu Konut Projesi dahilinde birliğe ait olan yerlerden 1600 ile 1800 parseller arasında bulunmak koşulu ile 168 konutluk yer almak üzere Arsa Tahsis Ön Protokolü ve buna bağlı olarak ödeme planını gösteren protokolün imzalandığını, bu koşullarda 168 konutlık yer tahsis edildiğine ilişkin davalı birlik yönetim kurulu tarafından da karar alındığını, müvekkili kooperatifin bu protokol dahilinde 239.750.00 TL ile bunun dışında belirlenen ek arsa ve alt yapı giderlerini de ödediğini, davalı birliğe hiç bir borcu olmadığı halde davalı birlik tarafından 25.06.2006 tarihli Genel Kurul da alınan kararların çarptırılması suretiyle müvekkili kooperatifi 943.412,00 TL borçluymuş gibi gösteren bir cari hesap dökümü düzenlenerek müvekkiline ödeme için 30 günlük süre verildiğini, ardından da borcun ödenmediği gerekçe gösterilerek arsa tahsisinin iptal edildiğini, haksız olan arsa tahsisinin iptali kararı ile zımni ihraç kararının iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı kooperatif vekili, 25.06.2006 tarihli Genel kurulda alınan kararlar doğrultusunda borcun tamamının 30 gün içinde ödenmemesi halinde arsa tahsis avans sözleşmesinin iptal edileceğinin davalı kooperatife bildirilmesine rağmen ödemede bulunmayan davacının arsa tahsisinin iptaline karar verildiğini, ancak davacı kooperatif aleyhine alınmış her hangi bir ihraç kararı bulunmadıgını, iptalin yasaya ve anasözleşmeye uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia savunma benimsenen bilirkişi raporu ve ek raporu ile tüm dosya kapsamına göre, arsa tahsisinin iptaline ilişkin işlemin zımni ihraç mahiyetinde olduğu belirtilmiş ise de, söz konusu işlemin ihraç niteliğinde olmadığı, ortada davacı hakkında hukuken tekamül etmiş bir ihraç işlemi olmadığı gerekçesiyle bu husustaki talebin reddine; taraflar arasında ortaklık ilişkisi söz konusu olduğundan davacı ortağın edimlerini yerine getirmemesi halinde ortaklıktan ihraç prosedürünün uygulanması, ihraç kararının kesinleşmesi halinde tasfiye hükümlerini devreye girmesi ve bundan sonra alınanlarının karşılıklı olarak iadesinin gerektiği, ayrıca borcun dayanağı olan genel kurul karalarının iptal ediliği,borcun gerçek olmadığı ve davacının kayıtlar itibari ile davalı kooperatife borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne arsa tahsisinin iptaline ilişkin davalı birlik işleminin iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 01.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.