Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/10126
Karar No: 2020/5100
Karar Tarihi: 26.11.2020

Danıştay 4. Daire 2016/10126 Esas 2020/5100 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/10126
Karar No : 2020/5100

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Metal İnşaat Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte belge düzenlediğinden bahisle düzenlenen vergi tekniği raporuna istinaden re'sen tarh edilen 2010 yılı kurumlar vergisi ve 2010/1-3,4-6,7-9,10-12 dönemleri geçici vergiler ile kesilen üç kat vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; olayda, dava konusu tarhiyata dayanak teşkil eden 2014 tarihli vergi tekniği raporunun düzenlenmesinden önce, 2011 yılında, davacı hakkında, bu sefer 2014 tarihli vergi tekniği raporundan farklı olarak davacının defter ve belgeleri üzerinde sahte belge kullanımı nedeniyle yapılan vergi incelemesi sonrasında … tarih …. sayılı Vergi İnceleme Raporu'nun düzenlendiği, söz konusu inceleme raporunda özetle; davacının hesap ve işlemlerinin KDV yönünden incelendiği, davacının harcamalarının gerçek olduğu ancak belgelerin sahte olduğu, sahte belge ticareti yapan kişilerden aldığı faturaları defterlerine işlediği fakat sahte fatura düzenleyicisi mükelleflerden aldığı ve henüz ödemesini yapmadığı malları, bu firmaların faturalarının problemli olduğunu öğrendiği zaman gerçekten almış oldukları bu malları geri vererek, iade faturalarını düzenledikleri, hem KDV'den hem stoklarından söz konusu iadeleri çıkarttığı tespitlerinin yapıldığı ve davacı şirketin söz konusu belgelerde bulunan malları gerçekte almadığına dair veri elde edilememesi nedeniyle davacının bu emtiaları gerçekte aldığı, bu belgeleri bilmeden kullandığı ve daha sonra alış iade faturaları düzenleyerek kayıtlarından ve indirimlerinden çıkardığı, sahte faturaların gerçek satışlar içindeki yerinin sadece %8 olduğu, dönem içerisinde sahte belgeler ile yapmış olduğu alımlarının tamamını yine dönem içerisinde alım yaptığı firmalara iade ettiğinden satılan ticari malların sahte belgelerle alınan malların maliyetinin bulunmadığı, dönem içerisinde aldığı emtiaların tamamını iade etmesinin sahte fatura ticareti yapma amacı gözetmediğinin göstergesi olduğu, kurumlar vergisi yönünden değerlendirildiğinde de, davacı şirket hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığı sonucuna varıldığı, bununla birlikte, 2013 yılında yaptığı adres değişiklikleri nedeniyle davacı şirkete ulaşılamadığı gerekçe gösterilerek bu defa davacı şirketin defter ve belgeleri olmaksızın yapılan vergi incelemesi sonrasında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda ise; 12/03/2009 kuruluş tarihi itibarıyla düzenlediği tüm belgelerin sahte olduğu kanaatine varıldığı, birbiri ile tezat teşkil eden tespitler içeren 2011 ve 2014 tarihli raporlar arasındaki çelişkiler ile ilgili olarak Mahkemelerince ara kararı yapıldığı, davacı tarafından söz konusu ara kararına verilen cevapta; davacının, 2012 ekonomik krizi sonrası iş yerine haciz geldiği, daha küçük bir iş yerine geçmesi gerektiği için iş yeri adresini değiştirdiği, daha sonra bu iş yerine de haciz geldiği, şirket yetkilisinin evine de haciz gelmesi sonucu adres değiştirmek zorunda kalındığı, ticari faaliyetin 2012 yılı içinde bitirildiği, 2013 yılında ticari faaliyetin olmadığı ve fatura düzenlenmediği hususlarının ifade edildiği, ara kararına davalı idare tarafından verilen cevapta ise; Mahkemelerinin ara kararında 8 ayrı maddede somut olarak sorulan soruların davalı idare tarafından açıklanamadığı, 2011 ve 2014 tarihli raporlar arasındaki açık çelişkilerin giderilemediği, tam aksine, davalı idare tarafından, Mahkemelerinin ara kararına cevap mahiyetinde dava dosyasına sunulan belgelerden (örneğin; davacının 2009, 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ilişkin olarak verdiği kurum geçici vergileri ve katma değer vergileri beyannamelerine istinaden hazırlanan ödenecek vergiler tablosundaki tutarların davacı şirket tarafından ödediğini gösteren evrak, dava konusu tarhiyatın matrahının tespitine ilişkin oyçokluğu ile alınan 26/6/2014 tarihli takdir komisyonu kararında, davacı şirketin faaliyetine başladığı 12/3/2009 tarihinden itibaren düzenlendiği "tüm belgelerin" sahte olduğu sonucundan yola çıkılarak matrah tespitine gidildiği vs.) … tarihli ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nun, gerekli, yeterli, dikkatli bir incelemeye dayalı olmaksızın, varsayımsal tespitlere dayalı olarak düzenlenmiş olduğu, bu durumda, dava konusu cezalı tarhiyatlara dayanak alınan … tarihli ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda yer alan, yukarıda ayrıntısına yer verilen hususlardaki eksikler ve çelişkilerin davalı idarenin hem savunma dilekçesinde hem de ara kararına cevap dilekçesinde giderilememesi nedeniyle, eksik ve hatalı vergi incelemesine dayalı olarak yapıldığı anlaşılan dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı hakkında düzenlenen raporda, 2009 yılında Bs formuyla 448 adet belge karşılığında 28 mükellefe 3.254.951,00 TL tutarında mal ve hizmet satışı bildiriminde bulunulduğu, satış bildiriminde bulunulan mallardan 2.197.171,00 TL'lik kısmının hakkında sahte belge düzenlemeden dolayı vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden yapıldığının tespit edildiği, 651.316,00 TL'lik kısmı hakkında ise olumsuz tespit bulunduğu, bu haliyle mal alışlarının %99'unun sahte belge düzenleyen mükelleflerden alındığı, 2010 yılında ise Bs formuyla 1497 adet belge karşılığında 80 mükellefe 22.826.422,00 TL tutarında mal ve hizmet satışı bildiriminde bulunulduğu, satış bildiriminde bulunulan mallardan 10.140.643,00 TL'lik kısmının hakkında sahte belge düzenlemeden dolayı vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden yapıldığının tespit edildiği, 10.652.707,00 TL'lik kısmı hakkında ise olumsuz tespit bulunduğu, bu haliyle mal alışlarının %91'inin sahte belge düzenleyen mükelleflerden alındığı, alışı gerçek olmayan bir malın satışının da olamayacağı, düzenlenen satış faturalarının gerçeği yansıtmadığı, hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda somut tespitlere yer verildiği, davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığı, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Vergi Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek yasal dayanaktan yoksun temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi