Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2108 Esas 2016/6883 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2108
Karar No: 2016/6883
Karar Tarihi: 14.06.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2108 Esas 2016/6883 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/2108 E.  ,  2016/6883 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki davada, İstanbul 21. Asliye Ticaret, İstanbul 6. Tüketici ve İstanbul 25. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında bireysel krediden kaynaklanan tüketici ilişkisi olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi ise taraflar arasında 4077 sayılı Kanunda belirtilen akdi bir ilişki bulunmadığı ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir.
İstanbul 25. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, takip sebebi sözleşmenin tüketici kredisi sözleşmesi olduğu ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
4822 sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde “Bu Kanunun amacı, kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konudaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.” şeklinde açıklandıktan sonra, 2. maddesinde “Bu Kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir.
Yine aynı Kanunun “Tanımlar” başlıklı 4822 sayılı Kanunla değişik 3. maddesinin (e) bendinde tüketicinin, “Bir mal veya hizmeti ticari ve mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan ve yararlanan gerçek ve tüzel kişiyi”; (h) bendinde tüketici işleminin, “mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı - sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukukî işlemi”, (f) bendinde satıcının, “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek ve tüzel kişileri”; (c) bendinde ise malın, “Alış - verişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları” ifade edeceği belirtilmiştir. 23. maddesinde de, bu kanunun uygulaması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı, düzenlemesine yer verilmiştir.
Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Dosya kapsamından; davacı vekilinin, davalı banka ile müvekkili arasında imzalanan bir kredi sözleşmesi bulunmadığı, kredi sözleşmesi altındaki imzanın sahte olduğunu ileri sürerek, davalı banka tarafından kredinin ödenmediği gerekçesiyle müvekkili hakkında yapılan icra takibi nedeniyle davacının borcu bulunmadığın tespiti istemiyle dava açtığı, sahte olduğu ileri sürülse de dosyaya sunulan tüketici ihtiyaç kredisine ilişkin sözleşmenin, 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
Talep tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Kanunun 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, tüketici mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 6. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/06/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.