Esas No: 2017/17516
Karar No: 2022/4396
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/17516 Esas 2022/4396 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar; sahte fatura kullanma suçundan hükümler kurulmasında maddi hata nedeniyle yapılan hüküm fıkrası hatası, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin uygulanması gereken madde uyarınca bozulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, suç tarihleri ile temyiz inceleme tarihleri arasında gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle sanık hakkındaki kamu davalarının düşmesine karar verilmiştir. Ayrıca, sahte fatura kullanma suçuna yönelik yapılan incelemelerde, eksik inceleme ve araştırma sonucu mahkumiyet hükmü kurulması nedeniyle bozma kararı verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımı
-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi uyarınca düşme hükmü
-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi ve Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, bu suçların birbirine dönüşmeyeceği, 2008, 2009, 2010 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından hükümler kurulurken mütalaa, vergi raporları ve iddianameye uygun olarak karar gerekçesinde sübutu kabul edilen eylem sahte fatura kullanma suçu olduğu halde maddi hata sonucu hüküm fıkrasında “sahte fatura düzenleme" şeklinde belirtildiği belirlenerek yapılan incelemede,
A) 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen suçların Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
B) 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın savunmasında suçlamaları kabul etmediğini, faturaları sahte olduğunu bilmeden aldığını savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından;
1- a) Sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen şirket yetkilisi/yetkilileri hakkında “2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan kamu davası açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyası getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikal ettirilmesi,
b) Gerekli görülmesi halinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden; mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesap hareketleri ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, düzenleyicinin yeterli mal girişi olup olmadığı da dikkate alınarak, faturaları düzenleyen mükellef ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu mahkûmiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Sanık müdafisinin 27.03.2015 havale tarihli temyiz dilekçesinde; sanığın Gaziantep 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan yargılandığı ve mahkumiyet kararı verildiğini belirtmesi karşısında; mükerrer yargılamanın önlenmesi veya zincirleme suç hükümlerinin değerlendirilmesi bakımından söz konusu dosyasının duruşmaya getirtilerek incelenmesi ve bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 16.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.