17. Ceza Dairesi Esas No: 2016/6339 Karar No: 2016/10402 Karar Tarihi: 21.09.2016
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/6339 Esas 2016/10402 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklara hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlamaları yöneltilerek mahkumiyet kararı verildi. Ancak sanıkların kamera görüntülerindeki kişilerin kendileri olmadığını iddia etmeleri üzerine, görüntülerin teknik incelemesi yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmasının yanlış olduğu belirtildi. Ayrıca, tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresi hesaplanırken en ağır cezadan fazla eklenemeyeceği, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi tarafından işlendiği için ilgili kanun maddesinin uygulanması gerektiği, TCK'nın 53. maddesine ilişkin Anayasa Mahkemesi kararının değerlendirilmesi gerektiği ve yargılama giderlerinin ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği vurgulandı. Sonuç olarak, hüküm açıklanan nedenlerle bozuldu ve sanıkların temyiz nedenleri yerinde görüldü. Kanun maddeleri ise şunlar: 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasa'nın 108/2, 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1, ve 1412 sayılı CMUK’nun 326/son.
17. Ceza Dairesi 2016/6339 E. , 2016/10402 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanıkların ifadelerinde kamera görüntülerindeki kişilerin kendileri olduğunu kabul etmediklerinin anlaşılması karşısında; dosyada bulunan CD kaydındaki görüntülerin teknik incelemesi yaptırılarak, görüntülerin sanıklara ait olup olmadığı tespit edildikten sonra hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması, Kabule göre de; 1-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasa"nın 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında; sanık ..."ın adli sicil kaydında yazılı mahkumiyetlerinin içinde en ağırının .... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/09/2013 gün, 2009/24 Esas ve 2013/452 Karar sayılı kararına konu hırsızlık suçundan hükmedilen 3 yıl 6 ay hapis cezası olduğu ve bu hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerekirken; bu ilamın yanı sıra başka mahkumiyet hükümlerinin de gösterilerek birlikte tekerrüre esas alınması suretiyle de infazda duraksamaya neden olunması, 2-Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması, 3-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 4-Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, “müştereken ve müteselsilen” alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, konut dokunulmazlığını ihlal suçu yönünden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının gözetilmesine, 21/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.