MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının kooperatif üyesi olduğunu, ödemediği aidat borçlarının tahsili için başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatınn davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, borcun hangi aylara ait olduğunun belirtilmediğini, davacı kooperatife 14.12.2001 tarihinde üye olan müvekkilinin borçlarını aidat bedelinin düşük olması nedeniyle zaman zaman gecikmeli ve toptan faiziyle birlikte ödediğini, ayrıca müvekkilinin 600,00 TL huzur hakkı alacağı olduğunu, huzur hakkının da kendisine ödenmeyerek aidatlardan düşülmesini istediğini, talep edilmiş olmasına karşın borcun açık olarak bildirilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının takip tarihi itibariyle davacı kooperatife 1.704,00 TL anapara ve 4.686,60 TL faiz borcu olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 1.704,00 TL asıl alacak ve 4.686,60 TL işlemiş faize ilişkin itirazın iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülerek devamına ve asıl alacak üzerinden hesaplanan %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de hükme esas alınan bilirkişi raporu gerekli ayrıntı ve incelemeyi içermediği gibi denetime de elverişli değildir.
Takipte 01.12.2008 tarihine kadar olan 1.704,00 TL aidat, aylık %10 oran üzerinden hesaplanan 4.686,60 TL işlemiş faiz ve bu tarihten takip tarihine kadar aylık %9"dan hesaplanan 302,55 TL işlemiş faiz talep edildiği 16.09.2010 havale tarihli bilirkişi raporunda devir, ödenmesi gereken borç miktarı, anapara ödemesi, anapara ödeme toplamı ve gecikme faizi gösterilmişse de bu miktarların hangi yıllara ve aylara ait oldukları ayrıntılı olarak gösterilmediği gibi, faiz oranlarının da dayanaklarının ne olduğu ve hangi genel kurul kararı ya da kararlarına dayandığı açıklanmış değildir.
Bu durumda mahkemece, kooperatife ait defter, belge, genel kurul kararları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davalının ödemediği aidatları, uygulanması gereken faiz oranlarını ve takip tarihi itibariyle ödenmesi gereken toplam borç miktarını tereddüte yer vermeyecek şekilde gösteren ayrıntılı, açıklamalı ve denetime elverişli rapor veya ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 31.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.