17. Hukuk Dairesi 2019/4993 E. , 2020/60 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, asıl davada davalı ... A.Ş vekili, asıl davada davalı ... Sigorta A.Ş vekili, birleşen davada davalı ... Sanayi Araç Kiralama A.Ş vekili ve birleşen davada davalı ... İnşaat San. ve Tic. A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, ... tarafından yapılan ... barajının inşaat işinin ... İnşaat Sanayi Araç Kiralama A.Ş- ... İnşaat San. ve Tic. A.Ş A.Ş. ortak girişimine alt işveren olarak verildiğini, bu ortak girişimin de barajın dolgu malzemesi işini ... Petrol A.Ş"ye alt
işveren olarak verdiğini, müvekkillerinin murisi ..."ın bu şirketlerde kamyon şoförü olarak çalıştığını, 01.09.2012 tarihinde köy yolunun genişletme çalışması nedeniyle kapatılması üzerine açılan servis yolundan murisin sevk ve idaresindeki hafriyat yüklü, davalılardan ... Sigortanın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı, ... Sigortanın ise ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğu, kamyonun servis yolundaki 2 metrelik dolgunun çökmesi nedeniyle uçuruma yuvarlanması sonucu vefat ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 1.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden işleyecek en yüksek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada da; davacı eş ve çocuklar için fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile eş için 120.000,00 TL, çocukların her biri için 50.000,00"er TL, diğer davacılar anne, baba ve kardeşler için 25.000,00"er TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
21.05.2015 tarihinde asıl ve birleşen davadaki taleplerini, davacı eş için 203.676,68 TL"ye, çocuk ... için 32.572,73 TL"ye, çocuk ... için 38.697,77 TL"ye ve çocuk ... için 30.853,00 TL"ye, asıl dava davalıları ... A.Ş yönünden 225.000,00 TL"ye, ... Sigorta A.Ş yönünden 20.000,00 TL"ye, birleşen davada ise davalılar ... İnş. A.Ş, ... İnşaat A.Ş. ve ... Petrol Ür. Teks. İnş. Tur. Soğ. San. ve Tic. A.Ş. yönünden artırmıştır.
Davalılar, davaların reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; asıl davanın kabulü ile davacı eş ... için 203.676,68 TL, davacı çocuklar ... için 32.572,73 TL, ... için 30.853,00 TL ve ..., ... için 38.697,77 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen sigorta poliçesi ile sınırlı olmak kaydı ile tahsiline; birleşen davada, davalılar ..., ... ve ..."a açılan davaların reddine, diğer davalılar bakımından davanın kısmen kabulü ile davacı eş ... için 203.676,68 TL maddi ve 25.000,00 TL manevi, davacı çocuklar ... için 32.572,73 TL maddi ve 35.000,00 TL manevi, ... için 30.853,00 TL maddi ve 35.000,00 TL manevi, ... için 38.697,77
TL maddi ve 35.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ..., ... İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş ve ... Petrol Ürünleri Tekstil İnşaat Turizm A.Ş "den 01/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen (maddi tazminat bakımından tahsilatta mükerrer olmamak kaydıyla); davacı kardeşler ... için 2.000,00 TL ve ... için 2.000,00 TL manevi, davacı baba ... için 5.000,00 TL ve davacı anne ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ..., ... İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş ve ... Petrol Ürünleri Tekstil İnşaat Turizm A.Ş"den 01/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen, tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, asıl davada davalı ... A.Ş vekili, asıl davada davalı ... Sigorta A.Ş vekili, birleşen davada davalı ... vekili ve birleşen davada davalı ... İnşaat A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacılar vekilinin aşağıdaki 2 ve 3 nolu bentlerin kapsamı dışında kalan sair; asıl davada davalı ... A.Ş vekilinin aşağıdaki 4 nolu bendin kapsamı dışında kalan sair; asıl davada davalı ... Sigorta A.Ş vekilinin aşağıdaki 4 nolu bendin kapsamı dışında kalan sair; birleşen davada davalı ... vekilinin ve birleşen davada davalı ... İnşaat A.Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre
değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, birleşen davada tüm davacılar lehine takdir olunan manevi tazminatların az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminatlara hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Mahkemece asıl ve birleşen davada kabul edilen maddi ve manevi tazminatlar bakımından davacılar yararına tek nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir.
İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacılar yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerekirken yazılı şekilde tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
4-Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Motorlu Kara Taşıt Araçları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesine göre, sigortacı, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitinin dışında (üstünde) kalan miktardan başlayıp, ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminat limitine kadar sorumludur.
2918 sayılı KTK"nun 96. maddesinde "zarar görenlerin tazminat alacakları, sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta tutarından fazla ise zarar görenlerin tazminat taleplerinin, sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi tutulması gerektiği" hükme bağlanmıştır.
Yine; Sigorta Genel Şartlarının B.2 maddesi 5. fıkrası uyarınca, hükmolunan tazminat sigorta bedelini geçerse, sigortacı yargılama giderleri ile avukatlık ücretini sigorta bedelinin tazminata oranı dahilinde ödemekle yükümlüdür.
Somut olayda asıl davada; muris ..."ın eş ve çocukları, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ... A.Ş."den ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı ... Sigorta A.Ş."den destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limiti tarifesine göre kaza tarihi itibariyle ölüm/sakatlanma halinde kişi başı limit 225.000,00 TL ile davalı ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı ... Sigorta A.Ş. ise trafik sigortasını aşan kısım yönünden 20.000,00 TL poliçe limiti ile sorumludur. Nitekim davacı tarafça bu davalılar yönünden bedel artırım poliçe limitleri kadar yapılmıştır. Mahkemece; zorunlu mali sorumluluk ve ihtiyari mali sorumluluk poliçe limitleri aşılarak davacılar yararına toplam 305.800,18 TL destekten yoksun kalma tazminatından davalılar müştereken ve müteselsilen sorumlu tutularak karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece; davalı zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ve artan zarar bakımından davalı ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından KTK 96. maddesi hükümleri tartışılarak poliçe hükümlerine göre kişi başı limit aşılmadan hak sahipleri yönünden oranlama (garame) yapılarak karar verilmesi gerekirken KTK 96. maddesi göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca; genel şartlar hükümlerine göre, zarar miktarının limiti geçmesi halinde trafik sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı hükmedilen miktara ilişkin yargılama giderlerinin (vekalet ücretinin) tamamından değil, sadece poliçe limitinin tazminat miktarına oranına göre sorumludur. Yargılama giderleri yönünden de bu hükümler gözetilmeden karar verilmesi doğru görülmemiştir.
açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, asıl davada davalı ... A.Ş. vekilinin ve asıl davada davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair; birleşen davada davalı .... vekilinin ve birleşen davada davalı ... İnşaat A.Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davalı ... A.Ş vekilinin ve asıl davada davalı ... Sigorta A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; aşağıda dökümü
yazılı 16.016,58 TL kalan onama harcının temyiz eden birleşen davada davalılar ... ve ... İnşaat A.Ş"den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davacılar ile asıl davada davalılar ... A.Ş. ve ... Sigorta A.Ş"ye geri verilmesine 27/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.