Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4321
Karar No: 2017/14993
Karar Tarihi: 18.12.2017

Kasten yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/4321 Esas 2017/14993 Karar Sayılı İlamı

 

 

18. Ceza Dairesi         2017/4321 E.  ,  2017/14993 K.

  •  


"İçtihat Metni"




KARAR

Kasten yaralama suçundan müşteki şüpheli ... ile kasten yaralama ve hakaret suçlarından müşteki şüpheli ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 24/11/2016 tarihli ve 2016/73110 soruşturma, 2016/23418 esas, 2016/19280 sayılı iddianamenin, müşteki şüpheli ..."nın üzerine atılı basit yaralama ve alenen hakaret suçlarının uzlaştırmaya tabi olmasına rağmen uzlaştırma işlemleri yapılmaksızın düzenlenmesi nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 174/1-c. maddesi gereğince iadesine dair Bursa 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/12/2016 tarihli ve 2016/767 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın kabulü ile iddianamenin iadesi kararının kaldırılmasına ilişkin Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/12/2016 tarihli ve 2016/1467 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 26/05/2017 gün ve 32199 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca 5271 sayılı Kanun"un 253/3. maddesinde yer alan "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması halinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz" şeklindeki hüküm gereğince, müşteki şüphelilerden ..."in silahla kasten yaralama eylemi uzlaştırma kapsamında bulunmadığından, keza soruşturma dosyasında tarafların uzlaşmama ile ilgili beyanları da bulunduğundan iddianamenin iadesi kararına yapılan itirazın kabulü ile iade kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de,
Müşteki şüphelilerin kollukta ifadelerinin alınması esnasında uzlaşmama yönünde beyanda bulundukları sabit olmakla birlikte, işlem esnasında yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun"un 253/4. maddesinde yer alan “ Soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması halinde, Cumhuriyet savcısı veya talimatı üzerine adlî kolluk görevlisi, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. ....” şeklindeki düzenleme ile Ceza Muhakemesi Kanununa Göre Uzlaştırmanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 8/1. maddesinde yer alan “Soruşturma konusu suçun, uzlaşmaya tâbi olması ve işlendiği hususunda yeterli şüphenin bulunması hâlinde; Cumhuriyet savcısı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Cumhuriyet savcısının yazılı ya da acele hallerde sözlü tâlimatı üzerine, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene adlî kolluk görevlisi de uzlaşma teklifinde bulunabilir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı olarak da bildirilir.” ve 5271 sayılı Kanun"un 174/1-c maddesinde yer alan “Önödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen...İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir“ şeklindeki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, soruşturma dosyası kapsamı itibariyle müşteki şüpheli ..."nın üzerine atılı kasten yaralama ve hakaret suçlarının uzlaşmaya tabi olduğu, taraflara soruşturma aşamasında kolluk görevlileri tarafından uzlaştırma önerisinde bulunulduğu, ancak soruşturma dosyasında savcı-kolluk görüşme tutanağı bulunmadığı gibi, soruşturmanın sonraki aşamalarında da savcılık makamı tarafından kolluk görevlilerine, taraflara uzlaşma önerisinde bulunulmasına dair yazılı herhangi bir talimatın bulunmadığı anlaşılmakla, bu haliyle işlem tarihi itibariyle Kanun ve yönetmelik hükümlerince belirlenen usule aykırı olarak yapılan uzlaştırma işleminin geçerli olmadığı, ayrıca anılan iddianamenin sadece müşteki şüpheli ..."nın üzerine atılı suçların uzlaştırma kapsamında bulunması nedeniyle iade edildiği, müşteki şüpheli ..."in üzerine atılı silahla kasten yaralama suçu yönünden bir iade kararı bulunmadığı, suç ve cezaların şahsiliği prensibi gereğince mağdura yönelik bir başka şüpheli tarafından işlenen suçlar açısından şüpheli mağdur ilişkisinin gözetilmesi gerektiği, bir şüphelinin üzerine atılı suç uzlaştırmaya tabi değilse, diğer şüphelinin üzerine atılı suçun da uzlaştırmaya tabi olsa bile uzlaştırma işlemlerinin gerçekleştirilmemesi şeklindeki genellemenin uzlaştırma müessesesinin getiriliş amacına aykırı olduğu, uzlaştırma işleminin her bir mağdur ve şüpheli yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenlerle iddianamenin iadesi kararının yerinde olduğu düşünüldüğünden, iddianamenin iadesi kararına yapılan itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü ile iddianamenin iadesi kararının kaldırılmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 174/1. maddesinde; "Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170. maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) Suçun sübutuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut delil toplanmadan düzenlenen,
c) Önödemeye veya uzlaşmaya tabi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen iddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir." hükümlerine yer verilmiştir.
Aynı Kanunun suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile değişik “Uzlaşma” başlıklı 253/4. maddesinde;
“Soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması halinde, Cumhuriyet savcısı veya talimatı üzerine adlî kolluk görevlisi, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanunî temsilcilerine yapılır. Cumhuriyet savcısı uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabilir. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar gören, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde, teklifi reddetmiş sayılır.” hükmü bulunmaktadır.
Ceza Muhakemesi Kanununa Göre Uzlaştırmanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik"in 8/1. maddesi de:
“Soruşturma konusu suçun, uzlaşmaya tâbi olması ve işlendiği hususunda yeterli şüphenin bulunması hâlinde; Cumhuriyet savcısı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Cumhuriyet savcısının yazılı ya da acele hallerde sözlü tâlimatı üzerine, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene adlî kolluk görevlisi de uzlaşma teklifinde bulunabilir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı olarak da bildirilir.” hükmünü haizdir.
Tüm soruşturma evrakı içeriği incelendiğinde, taraflar arasında uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasına dair, açıkça Cumhuriyet Savcısının iradesini yansıtır yazılı bir belge bulunmadığı, kaldı ki Cumhuriyet Savcılığınca soruşturma evrakının havale edilmesinin, yapılan uzlaştırma işlemlerinin Cumhuriyet Savcılığı emrine uygun olduğunu göstermeyeceği, nitekim adli kolluk görüşme tutanağının dosya dahilinde bulunmadığı, uzlaştırma konusunda Cumhuriyet Savcılığının herhangi bir talimatı bulunduğunun kanıtlanamadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca, CMK"nin 253/3. maddesinin 2. cümlesine göre; "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz" şeklindeki hükmünün aynı mağdura yönelik işlenen suçlarda uygulama imkanının bulunduğu, CMK"nin 253/7. maddesi ve 255. maddesi de dikkate alındığında; farklı mağdura yönelik işlenen suçlarda uygulama imkanı bulunmadığından, yani uzlaşma kapsamında olan bir suç ile uzlaşma kapsamında olmayan suç farklı mağdurlara karşı işlenmiş ise; uzlaşma kapsamında olan suçtan sanığın uzlaştırma kurumundan yararlanması gerektiği, bunu yasaklayan bir hükmün olmadığı, somut olayımızda ise iddianamenin sadece şüpheli ..."nın üzerine atılı müşteki ...’e karşı hakaret ve basit yaralama suçlarının uzlaştırma kapsamında bulunması nedeniyle iade edildiği, şüpheli ..."in üzerine atılı müşteki ...’ya karşı silahla kasten yaralama suçu yönünden bir iade kararı bulunmadığı, uzlaştırma işleminin her bir mağdur ve şüpheli yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği, müşteki şüpheli ... tarafından işlendiği iddia olunan silahla kasten yaralama suçunun, müşteki şüpheli Servet Güler’in işlendiği iddia olunan ve uzlaşmaya tabi olan basit yaralama ve hakaret suçları açısından uzlaşma hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmediği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/12/2016 tarihli ve 2016/1467 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı yasa maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, 18.12.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi