12. Ceza Dairesi Esas No: 2015/16281 Karar No: 2016/4266 Karar Tarihi: 17.03.2016
2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/16281 Esas 2016/4266 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2015/16281 E. , 2016/4266 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ile şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suçtan zarar gören ... adına hazine vekilinin temyiz istemi davaya katılma talebi olarak değerlendirilmiş olup, tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmeyerek, şikayetçi kurumun 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca kamu davasına katılan sıfatı ile kabulüne karar verilmek suretiyle yapılan incelemede; 1- Katılan ... Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; Mahkemece hakkında katılma kararı verilen ... Belediye Başkanlığı"nın, 2863 sayılı Kanuna aykırılıktan doğan davalara katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla, katılan belediye vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE, 2- Katılan ... vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince; ... III Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 15/11/1995 tarih ve 7755 sayılı kararı ile tescilli 3. derece doğal sit alanı içerisindeki Maliye Hazinesi"ne ait taşınmaz üzerine sanık tarafından bir adet prefabrik yapı konulduğu iddiasıyla açılan davada; sanığın aşamalardaki savunmalarında, suça konu konteynerin 7 - 8 yıldır mevcut olduğunu beyan etmesi, inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 26/12/2011 tarihli raporda, konteynerin, bulunduğu araziye, iddianame tarihinden geriye dönük son 8 yıl içinde konulduğunun belirtilmesi karşısında, suç tarihi olarak 2003 yılı kabul edilmek suretiyle yapılan incelemede; Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 7/2 maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 2003 yılından itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 17/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.