8. Ceza Dairesi Esas No: 2019/20375 Karar No: 2020/13509 Karar Tarihi: 17.06.2020
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/20375 Esas 2020/13509 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2019/20375 E. , 2020/13509 K.
"İçtihat Metni"
İhbarname No : KYB - 2019/87803 Hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 292/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Niğde 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/03/2018 tarihli ve 2018/130 esas, 2018/357 sayılı kararını müteakip, aynı eylem nedeni ile açılan mükerrer dava sonucunda adı geçen sanığın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 292/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair NİĞDE 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2018 tarihli ve 2017/462 esas, 2018/347 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” hükmünün yer aldığı, dosya kapsamına göre; sanığın hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan dolayı yapılan yargılaması sonucunda, Niğde 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/03/2018 tarihli ve 2018/130 esas, 2018/357 sayılı kararı ile mahkûmiyetine karar verilmiş olunması karşısında, sanığın aynı eylemi sebebiyle Niğde Cumhuriyet Başsavcılığının 14/09/2017 tarihli ve 2017/8401 soruşturma, 2017/1533 sayılı iddianamesi ile açılan mükerrer davanın, 5271 sayılı Kanun’un 223/7. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03.09.2019 gün ve 2019/5981 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.09.2019 gün ve KYB/2019-87803 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi. TÜRK MİLLETİ ADINA Gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmün açıklandığı son celsede hükümlünün hazır bulunmamasına karşın hükmün sanık yüzüne karşı verildiği ve tefhimden itibaren istinaf basvurusunun başlayacağı belirtilerek gerekçeli kararın tebliğ edilmediği anlaşıldığından; hükmün usulen kesinleşmediği ve kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na düzenlenen ihbarname içeriği açıklanan nedenlerle yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na tevdiine, 17.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.