Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4861
Karar No: 2012/459
Karar Tarihi: 26.01.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4861 Esas 2012/459 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/4861 E.  ,  2012/459 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyizi üzerine mahkemece 18.02.2011 tarihli ek kararla kararın kesin olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince ek kararın süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin 1.013,00 TL aidat ve 27.279,60 TL gecikme faizi alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, 1.013,00 TL asıl alacağa yapılan itirazın kaldırılmasına, 27,279,60 TL gecikme faizine yönelik istemin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin hükme yönelik temyiz istemi mahkemece, 18.02.2011 tarihli ek kararla kararın kesin olduğu gerekçesiyle reddedilmiş, temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1) Dava aidat alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı 1013,00 TL asıl alacak ve 27.279,60 TL işlemiş faiz olmak üzere 28.292,06 TL nin tahsili istemiyle icra takibine başlamış, davalının vaki itirazı üzerine, eldeki itirazın iptali davasını açmıştır. Davacı yanca takip konusu tüm miktarın harcı yatırılarak dava konusu edildiğine göre, davacının 27.279,00 TL faiz alacağının reddine ilişkin karar kesin olmadığından, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin 18.02.2011 tarihli ek kararın bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilerek temyiz isteminin esastan incelenmesine geçildi.
    2) Tarafların tüm delilleri toplanıp, inceledikten ve HUMK’nun 376 ncı madde hükmüne göre, son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, aynı yasanın 388 nci maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte yazması ve hüküm sonucunu 389 ncu madde hükmünde öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.Ne var ki, uygulamada yasanın 381/son fıkrası hükmüne dayanılarak, zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağa geçirilip, tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır.
    İşte bu gibi hallerde HUMK’nun 389 ncu maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren tefhim ile aleniyet ve hukuki varlık kazanan kısa karara uygun olarak gerekçeli kararın yazılması zorunludur. Esasen, kısa kararı yazıp, tefhim
    etmekle davadan el çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak yoktur. Öte yandan, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması yargılamanın aleniyetine, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa’nın 141 nci maddesi ile HUMK’nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca, anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksi düşünce ve uygulama yargının, yargıcın ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile bağdaşmaz.
    Somut olayda, yargılama sonunda tefhim edilen kısa kararda, 1.013,00 TL"sına yapılan itirazın kaldırılarak dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte takibin devamına karar verildiği halde, gerekçeli kararda miktar göstermeksizin takibin devamına karar verildikten sonra ayrıca itirazın iptali davasının niteliğiyle uyuşmayacak şekilde alacağın tahsiline karar verilerek kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluşturacak şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    3- Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelemesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın bozularak ortadan kaldırılmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine 26.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi