19. Ceza Dairesi 2019/7846 E. , 2019/15094 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibarıyla eylemin 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun"un 3/18. maddesi kapsamında kaldığı ve sanığın anılan madde hükmüne göre cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 5607 sayılı Kanun"un 3/10. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Gümrük kaçakçılığı suçlarından korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi laybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkatır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 10/05/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/612 Esas ve 2015/238 Karar sayılı hükmün dairemizce incelenerek 04/12/2019 tarihinde bozulmasına karar verilmesi karşısında;
Anılan dava ile iş bu dava birleştirilerek suç iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Kabula göre ise;
1-Sigaraların gümrük kaçağı olduğuna ve KEMT varakasındaki değere ilişkin sanığın itirazı bulunmadığı halde jesşif yapılarak sebep olmadığı yargılama giderinin sanığa yükletilmesi,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3-TCK"nin 52/4. Maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
4-Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezası verildiği için TCK"nin 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken hiçbir ayrım yapılmaksızın sanığın cezasının TCK"nin 58. Maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi ile TCK"nin 58/7. maddesi uyarınca sanık hakkında hükmedilen cezanın infazından sonra denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz olmaması nedeniyle, 1412 sayılı CMUK"nin 326/son maddesine göre sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 04/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.